• Birinci navigasyona geç
  • Skip to main content
  • Birinci sidebar'a geç
  • Alt alana geç

Cafe Fernando

  • HAKKIMDA
  • YEMEK KİTABIM
  • ÖLÇÜLER
  • ARŞİV
  • EKİPMAN
  • ENGLISH
Güllaç

Kakule ve Fındıklı Güllaç Tarifi

Ramazan iftar menülerinin klasikleşmiş tatlısı olan güllaç, en sevdiğim tatlılardan biridir. Arasında sakızlı muhallebiyle, cevizle, fındıkla, Antep fıstığıyla, vanilyayla, gül suyuyla… Aklınıza ne geliyorsa onunla… Hiç ayırmam, hepsini yerim.

Bu alternatiflere bir tane daha eklemek için geleneksel güllaç tarifi yerine ilk defa denediğim ve çok memnun kaldığım Kakule ve Fındıklı Güllaç tarifini paylaşmak istedim.

Güllaç tarifi

Bu arada, gerçi başlığı gördükten ve giriş yazısını okuduktan sonra tahmin etmesi o kadar da zor olmayabilir, ama yukarıdaki sizce neyin fotoğrafı olabilir?

Gökyüzüne doğru tutulmuş bir güllaç yufkasının fotoğrafı diyenler bildi.

Bildiğiniz gibi Cafe Fernando aslında İngilizce olarak başladı. Her yazımı İngilizce olarak da yayınladığım için Türk mutfağına ait tariflerde okurlara mümkün olduğu kadar fazla ayrıntı aktarmaya çalışıyorum. Yukarıdaki fotoğrafı da yurt dışındaki insanların güllaç yufkasının ne tip bir görünüşe ve dokuya sahip olduğunu anlatmak için çektim.

Düz beyaz bir güllaç yufkasının fotoğrafını nasıl çekerseniz çekin beyaz bir kağıt gibi görünüyor. Şeffaflığı, dalgaları, yer yer boşluklarını anlatmak imkansız oluyor. Gökyüzüne tutup çekince ise bahsettiğim bu tüm özellikler bir fotoğraf karesinde özetlenmiş oldu.

Şimdi gelelim güllaç tarifine.

Aşina olmayanlarınız için kakule hakkında biraz bilgi: Kakule, özellikle Hint mutfağında kullanılan, hatta Hint yemeklerinin vazgeçilmez baharat karışımı olan Garam Masala’nın da içinde bulunan, zencefil ailesinden bir bitki. Sarımsı yeşil ve kirli beyaz renkteki mevyesinin içinden çıkan tohumlarının çok keskin ve hoş bir kokusu var. Bütün olarak çaylara da eklenip tüketilen kakulenin toz hali bir sürü mutfağın vazgeçilmezi.

Beni kakuleyle tanıştıran ise Özlem oldu. Baking Fairy blogunun sahibi Özlem benim en eski dostlarımdan biri. Ortaokul sıralarından tanıdığım Özlem’le yollarımız San Francsico‘da da kesişmişti. Yaklaşık 2 sene aynı evi (ve de mutfağı) paylaştık. Kendisi tası tarağı toplayıp Kosta Rika‘nın Montezuma kasabasında (evet, doğru duydunuz, Kosta Rika) cafe satın alıp oralara yerleştiği için 1 senedir görmüyordum. Bu yaz bir sürpriz yaptı, İstanbul’a tatile geldi. Gelirken de organik kakule getirmiş, kullanmamak olmazdı.

Herkese afiyet olsun.

Kakule ve Fındıklı Güllaç Tarifi

Malzemeler

  • 4 su bardağı (1 kg) süt
  • 1,5 su bardağı (300 g) beyaz toz şeker
  • 1/2 çay kaşığı toz kakule
  • 6 adet güllaç yufkası
  • 1,5 su bardağı dövülmüş fındık
  • 1/4 su bardağı dövülmüş Antep fıstığı
  • 10 adet vişne (çekirdeği çıkartılmış)

Yapılışı

  1. Süt, toz kakule ve şekeri orta boy bir tencerede şeker tamamen eriyene kadar karıştırın. Ateşten alıp ılınmasını bekleyin.
  2. 24 cm çapında yuvarlak bir borcamın tabanına bir adet güllaç yufkasını yerleştirin. Güllaç yufkası büyük kaçarsa kenarlarından kırabilirsiniz. Üzerine bir kepçe kadar sütlü karışımdan gezdirin. İlk yufkadan artan parçaları da üzerine yayıp tekrar sütlü karışımdan bir miktar gezdirin. Toplam 3 kat olacak şekilde aynı işlemleri tekrarlayın.
  3. Üçüncü katın üzerine fındığın 1 su bardaklık kısmını serpip geriye kalan güllaç yufkaları bitene kadar aynı işlemleri tekrarlayın. Arta kalan sütü de tepesine döküp buzdolabında en az 2 saat soğumaya bırakın.
  4. Güllacı servis etmeden hemen önce tepesini geriye kalan yarım su bardağı dövülmüş fındık, Antep fıstığı ve vişne taneleriyle süsleyin.

03 Ekim 2007 · 63 Yorum Kategori: Türk Mutfağı Etiket: fındık, güllaç, güllaç tarifi, iftar, iftar yemek tarifleri, kakule, ramazan, ramazan menüleri

Previous Post: « Frambuazlı Kek
Next Post: Limonlu ve Frambuazlı Doğumgünü Pastası »

Okuyucu Etkileşimi

63 YORUM

  1. Beyza

    03 Ekim 2007 ile 14:32

    Merhaba Cenk,
    bir güllac yapragi bu kadar mi güzel görünür…Yaraticilik dedikleri bu olsa gerek 🙂 Yine harikalar yaratmissin. Ellerine saglik…

    Yanıtla
  2. zerrin - misss

    03 Ekim 2007 ile 19:25

    merhaba cenk,

    sanırım cenk ebru sanatına başladı dedim, yufkayı görünce :))

    Ne hoş olmuş. Ne güzel bir fikir…

    Yanıtla
  3. işitmekaybı

    03 Ekim 2007 ile 19:47

    Cenk,ben 2 hafta önce yaprakları fazla koymuşum yaa 🙁 nasıl sert oldu anlatamam…

    çok güzel anlatmışsın yine,teşekkürler..

    Yanıtla
  4. Mehtap Pasin Gualano

    03 Ekim 2007 ile 20:08

    Ben siradan turk ve italyan yemeklerini guzel sayilabilecek derecede pisirebilen bir gunluk hayat ahcisiyim. O nedenle bu blogda verilen tariflerin bircogunu denemeye asla cesaret edemem. Ama yine de bu blogu surekli izliyorum. Fotograflar, tariflerdeki detay, yorumlara verilen cevaplardaki ictenlik ve duzeylilik, blog kaosunun icinde bir farklilik olarak seciliyor. Gullaci ben de cok severim. Enson ne zaman yemistim hatirlamiyorum bile.. gercekten canim cekti. elinize saglik

    Yanıtla
  5. Mehtap Pasin Gualano

    03 Ekim 2007 ile 20:13

    diyordum ki, ben bu blogta verilen tariflerin hemen hicbirini denemeye bile cesaret edemem. Ama fotograflari, tariflerin detaylari, sorulara verilen duzeyli yanitlari, tarzi ile hergun bakmadan gecemedigim bir blog artik. en son iki tarife gelince, icinde frambuaz olan herseye bayilirim, gullaci yillar var ki yemedim hatta adini bile unutmustum. harika bir fotograf, eminim tadi da nefistir. cok canim cekti..
    eline saglik

    Yanıtla
  6. Cenk

    03 Ekim 2007 ile 20:33

    Beyza, Zerrin, İşitmekaybı – Çok teşekkürler!

    Mehtap Hanım – Yorumunuza ve ilginize çok teşekkür ederim. Yayınladığım tariflerin size bu kadar iddialı gelmesi beni biraz şaşırttı. Tart hamuru belki ilk yapıldığında korkutucu gözükebilir ama kek, kurabiye gibi diğer tarifleri denerseniz zorlanacağınızı hiç sanmıyorum. Her zaman da diyorum, eğer bunları ben yapabiliyorsam herkes yapabilir. Eğer oldu da denerseniz ve kafanıza takılan bir yer olursa elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım.

    Yanıtla
  7. eda suner

    03 Ekim 2007 ile 21:39

    Cengo’m güllaç hiç sevmem ben ama o kadar güzel görnüyor ki sanırım sadece sen yapsan yerim.

    Birde senin ne kadar titiz olduğunu bildiğim için en çok senin yaptıkların içime siner yerken.

    Ellerin sağlık cicim.

    Yanıtla
  8. Aybike

    04 Ekim 2007 ile 02:28

    Ellerine saglik Cenk, cok severim gullaci.
    Sevgiler

    Yanıtla
  9. itir

    04 Ekim 2007 ile 04:31

    Cenk Merhaba. Ben eski okurlarindan birisiyim. Yemek etkinlikleri sayesinde once Ingilizce gunlugunu kesfetmistim. 🙂 Daha once hic yorum birakmamistim ama bu yazini gorunce dayanamadim. Tamam, smokin giymis cilek de cok yaratici ve guzeldi, icine lavantalar kacmis sutlac da, yildiz anason fotorafi da.. Ama bu gullac yufkasi resmine diyecek bir sey bulamiyorum. Ellerine, gozune, aklina, emegine saglik. Gullaci yiyenlere de afiyet olsun!

    Itir.

    Yanıtla
  10. nazife

    04 Ekim 2007 ile 06:32

    Sevgili Cenk, gökyüzüne doğru tutulmuş bir Güllaç yufkasının fotoğrafı ne kadar ilginç görünüyor. Kırk yıl düşünsem onun bir güllaç yufkası olduğu aklıma bile gelmezdi doğrusu. Renklerde öyle güzel ki.

    Güllacın sunumu harika olmuş, ellerine sağlık.

    Yanıtla
  11. damak tadı

    04 Ekim 2007 ile 09:25

    Sevgili Cenk,
    Çok enteresan bir fotoğraf olmuş.
    Güllaç sevmeme rağmen enfes görünüyor.Ellerinize sağlık.

    Yanıtla
  12. dilayra

    04 Ekim 2007 ile 10:04

    ben de çok severim güllaç.
    bu tarifi deneyeyim bakalım, aldım evde duruyordu günlerdir.
    cevizli ve muhallebili yapmıştım geçen yıl: tek kelime ile muhteşem olmuştu.

    tarifler ve fotoğraflar hep 10 puanlık Cenk.
    her hafta uğramaya çalışıyorum:) devam:)

    Yanıtla
  13. aysel

    04 Ekim 2007 ile 10:12

    Merhaba Cenk,
    Güllaç yufkasının resmi gerçekten çok ilginç. Sunum da muhteşem olmuş. O resmi görünce ilk aklıma gelen bir Ebru resmi oldu. Yazının devamını okuyunca yaratıcılığına hayran kaldım. Resimler de sunumların da çok güzel. Tebrikler. Hoşcakal Sevgiyle kal Aysel

    Yanıtla
  14. gülay

    04 Ekim 2007 ile 12:15

    sanat eseri olan güllaç yapraklarından eminimki harika bir güllaç çıkmıştır ben buna eminim, ellerine sağlık. bende güllaç tatlısını çok severim , çok hafif olan bir tatlı ve ayrıca kakulede gerçekten değişik bir tad. bende kahvelerde kullanılmasını severim, arkadaşım keklerinde kullanır genelde.
    arkadaşının sitesini gezdim harika bir yer costa rica ; özellikle de exzotic meyveler konusunda sanırım.lycee ve diğer bir sürü meyvee…. avokado cenneti :)))

    ellerine sağlık.
    sunum ve tad konusunda eminim 10 üzerinden 10
    gülay

    Yanıtla
  15. yeliz

    04 Ekim 2007 ile 12:19

    gökyüzüne doğru tutulmuş fotoğrafı tahmin edin demişsin ama benim tahminimi tahmin edemezsin sanırım. çiğ pullu bir balık sandım ben onu yahu. yazıyı bitirmeden kendi kendime diyorumki aylardır dolaştığım bloğunda tanıdığım cenk bey ana yemek yaptığını görmedim ama ilk olacak derken… dank güllaç yufkasıymış vay be ne tahmin edermişim okadar olur. ellerinize sağlık gülaç nefis gözüküyor. yapmaya doyamadığım paylaşmaya kıyamdığım brownie yapıyorum yine ay ne güzel bir lezzet ama size bir dilimCİK verebilirim. hoşçakalın

    Yanıtla
  16. Papatya

    04 Ekim 2007 ile 19:31

    Cenk,
    Araplar kahve tanelerini kakule taneleriyle birlikte ogutup oyle pisirirlermis kahvelerini…
    Biz de cesit cesit kahveyle denedik, Yorgoyla her turlu kahveye cok yakistiriyoruz.
    Kakule tanelerini havanda dovup, ister filtre kahvenin hatta istersen espresso kahvenin icine katip makinada yapiyorsun kahveni. Nefis bir aroma katiyor, kakulenin tadini begendiysen tavsiye ederim 🙂

    Bir de sutlac yaparken kaynayan sute katip denemistik, o da nefis oldu (:
    sevgiler…

    Yanıtla
  17. Özge L.

    04 Ekim 2007 ile 19:57

    ellerine sağlık cenk çok güzel görünüyo gerçekten. bende son iftar yemeğinde güllaç yaptım.ama kat kat değil de gül böreği gibi yaptım. içine ceviz koyup rulo yaptım sonrada içe doğru sardım. sararken çok fazla ıslatmamaya özen gösterdim ki yırtılmasın diye.şekil verdikten sonra sütünü döktüm.. servis yaparken de üzerine pembe gül yaprakları serptim şahane oldu.. tavsiye ederim.

    Yanıtla
  18. özlem

    04 Ekim 2007 ile 21:44

    Ay çok ilginç çok şaşırdım.Güllacı ben ve babamdan başkası pek sevmiyor ama bana çok hafif ve çok güzel geliyor Çokta basit.Ama seninkide çok harika görünüyor Fotğraf çok önemli ayrıca ders aldınızmı.Ellerinize sağlık

    Yanıtla
  19. Aygün

    04 Ekim 2007 ile 22:44

    Merhabalar

    Kakuleyi görünce çok eskilere gittim fakültedeyken enfeksiyoncu çok tatı Somalili bir arkadaşım ardı ilk o beni kakuleyi tanıştırmıştı, biz çayda kullanır olmuştuk çok güzel bir esans veriyor. Ancak yıllardır kullanmadığımızı fark ettim tekrar almalı sevgilerimle

    Buarada günlerdir nutellalı tartını tekrar tekrar okuyorum ama kendimde o cesareti bulup yapmaya başlıyamıyorum aslında iyi bir aşçı cearetli olmalı değil mi neyse belki birkaç gün daha okursam o gücü kendimde bulabilirim..Nedersin

    Yanıtla
  20. Cenk

    05 Ekim 2007 ile 08:38

    Eda – Güllaç nasıl sevilmez yaa?

    Aybike, Itır, Nazife, damak-tadı, Dilayra, Aysel – Çok teşekkürlerr!!!

    Gülay – Kosta Rika benim de tahminlerimin ötesinde güzel bir yer çıktı. Özlem 5’te cafeyi kapatıp hamağına yatıp papağan maymun sesleri arasında kitabını okuyor, bazen sörf yapıyor.. Ohh hayat bu demek olmalı! Yorumun için çok teşekkürler.

    Yeliz – Bir adet ana yemek tarifi yakınlarda geliyor… Yorumun için teşekkürler.

    Papatya, Özge – Önerilerinizi mutlaka deneyeceğim.

    Merhaba Özlem – Henüz bir ders almadım. İşim bu kadar yoğun olmasa almak çok isterdim!

    Aygün – Nutellalı Tart ilk denemede biraz uğraştırıcı olabilir ama cesaret etmeden de güzel şeyler ortaya çıkmıyor. Bence tarifi adım adım takip edersen zorluk çekmezsin. Sonucu paylaşırsan sevinirim.

    Yanıtla
  21. irem

    05 Ekim 2007 ile 08:48

    Merhaba,

    Yaratıcılığınıza hayran kaldım.40 yıl düşünsem gökyüzüne tutup da güllaç yufkasının resmini çekmek aklıma gelmezdi..en kısa zamanda tarifi denemek istiyorum resimde o kadar güzel duruyordu ki acayip canım istedi=)

    Yanıtla
  22. fulya

    05 Ekim 2007 ile 10:03

    merhaba,

    güllaç resminize gerçekten bayıldım. ben de çok severim güllaç yemeği. biz de hep eşim tarafından yapılır güllaç. ‘iftarın ilk lokması zeytin, son lokması güllaç’ boşuna denmemiş. biz ailece ‘saffetabdullah’ güllaçlarını kullanıyoruz. içinden çıkan güllaç yufkaları aynı senin çektiğin resimler gibi. sen de mi onu kullanıyorsun merak ettim. ellerine sağlık. tarifin harika.

    Yanıtla
  23. esra(büyüleyenmutfak)

    05 Ekim 2007 ile 16:59

    merhaba;

    Güllaç ancak bu kadar güzel ve hevesle anlatılabilirdi. :):):)

    nefis ellerine sağlık

    sevgiler

    Yanıtla
  24. zeynep

    05 Ekim 2007 ile 17:11

    Selam Cenk,senin şu fındıklı biscottiyi 5.kez yapıyorum:)Evet yanlış duymadın:)Çevreden gelen büyük istek üzerine bugün 5.kez yaptım:)..Ve içine farklı malzemeler kattım limon-portakal rendesi,dolmalık kuş üzümleri:) ..Biliyorum seninkiler kadar leziz olamazlar ama bişiler yaptım işte:)Güllaç ise söze ne hacet süper! Ellerine sağlık..

    Yanıtla
  25. Cenk

    05 Ekim 2007 ile 19:37

    İrem, Esra – Çok teşekkürler.

    Fulya – Sana da çok teşekkür ederim. Evet, ben de o markayı kullanıyorum.

    Zeynep – Bunu duyduğuma çok sevindim (ve eminim benimkiler kadar da lezzetlidirler). Zamanında Harvey Nichols’a arka arkaya o kadar çok yaptım ki bir daha biscotti görmek istemiyorum diyip o tarifi de unutmak istemiştim. Sen yine aklıma getirdin. Eee uzun zaman da oldu… Artık ben de farklı bir versiyonunu deneyeyim..

    Yanıtla
  26. Zeya

    05 Ekim 2007 ile 19:47

    Güllaç yaprağı olduğuna inanamıyorum. En sevdiğim tatlılardan biridir. Sevmediğim var mı bilmiyorum ::):)
    Niye sadece ramazan da yapılır ki 🙂
    Ellerine Sağlık

    Yanıtla
  27. umran

    06 Ekim 2007 ile 04:51

    Resim, ve Gullac tarifi super. Ellerine saglik.

    Yanıtla
  28. zeynep

    06 Ekim 2007 ile 18:25

    süper olur buuu:) biscottiye haksızlık edemeyizz:) sabırsızlıkla beklicem tarifini..

    Yanıtla
  29. Kadriye

    07 Ekim 2007 ile 06:33

    siten cok güzel!!!!!!!!!!!!!!!!!
    iki saatdir bütün yazilarini okudum. Bende cikolataya bayilirim.
    Tariflerini mutlaka deneyecegim 🙂

    Yanıtla
  30. Cenk

    07 Ekim 2007 ile 16:33

    Zeya, Umran, Kadriye – Çok teşekkürler.

    Zeynep – En kısa zamanda..

    Yanıtla
  31. menekşe

    07 Ekim 2007 ile 19:17

    eline sağlık çok güzel görünüyorda ben neden bilmem gül suyu denilen şeyi hiç bir zaman tatlının içinde sevemedim… ilk yediğim güllaç sanki gülsuyuna boğulmuş gibiydi…çok uğraştığım ve yiyecek birşey seçmediğim halde sadece iki lokma alabilmiştim. ramazanın gülü neden güllaç o zaman hiç anlamamıştım. gül suyundan mıdır dersin 🙂

    bu yazında en çok resme bayıldım… çekerken hiç kolay olmadığını hayal edebiliyorum 🙂

    Yanıtla
  32. eyvahyemekyandi

    08 Ekim 2007 ile 06:42

    merhabalar ellerinize sağlık süper görünüyor…Ama güllaç resmine baktım şaştım kaldı aklım dimağım durdu derlerya aynen öyle oldum…valla bir ömür düşünsem güllacın resmini o şekilde çekip de o hali alacağı aklıma gelmezdi..paylaşımların için teşekkürler..sevgilerimle

    Yanıtla
  33. Filiz Arıcan

    08 Ekim 2007 ile 16:18

    Cenk’cim gene döktürmüşsşün.Ben güllaç sevmem ama ailenin sevenleri için bu tarifi deneyeceğim.Ellerine sağlık…

    Yanıtla
  34. Ülviye

    09 Ekim 2007 ile 13:14

    Muhteşem bir fikir ve muhteşem bir fotoğraf…güllaça diyecek bir şey yok o baştan beri muhteşem zaten..:))

    Yanıtla
  35. sultan sönmez

    10 Ekim 2007 ile 11:36

    Ellerine sağlık Harika görünüyor.Buarada iyi bayramlar:D

    Yanıtla
  36. ferhan

    10 Ekim 2007 ile 17:18

    Cenk ,ellerine sağlık muhakkak çok güzel olmuştur .Fotoğraf olağanüstü ,Ay kraterleri gibi görünüyor..
    Ben de bazı tariflerde bildiğimden şaşmam birde güllaç nasıl öğrendiysem (klasik) öyle devam ediyorum .Sanki yenmicek bir tat olucak gibi geliyor bana.Diğer tariflerde tutucu değilimdir ,aslında senin gibi denemek lazım..sevgiler..

    Yanıtla
  37. fulya

    10 Ekim 2007 ile 17:43

    merhabaaa ben bu güllaci bir zamanlar yiyebilmek icin ramazani resmen dörtgözle beklerdim ama simdi ramazanlar gelip gecsede ben uzunnn bir süredir güllac yiyemiyorum cok seviyor olsamda 🙂 buralara gelmiyor neden bilmiyorum bir ara türk bakkalina güllac gelmisti bir heves aldim ama masallah bir yapraklari vardi sanirsinki bir paketi bir yapraga koymuslar kapkalindi yani karsiya birini koy gec acik alana frizbi oyna resmen o dereceydi abartisiz 🙁 tadimi onu anlatmasam daha iyi sanirim 🙁 sayfandaki güllac resmine resmen asik oldum desem yalan olmaz vallahi öleee kac gündür karsilili bakisiyoruz ic cekisiyoruz ama malesef iliskimiz konusunda bir arpa boyu ilerliyemedik ahh ahh simdi bana yakin bir yerlerde olacakti o güllac tabagi acaba sen resmini cekebilecek bir parca bulablrmiydim 🙂
    bir yerlerde yine bir tabak güllacla karsilasirsan benim icinde bir parca yersen sevinirim inan 🙂
    bu arada senden bir sey rica edecegim eh malum bizim her canimz cekeni gidip migrostan alma sansimiz yok cünkü buralarda migros yok böyle hemen hemen herseyi kendimiz yapiyoruz ben sekerpare tarifi ariyorum bir kactane buldum ramazan münasebetiylede denedim ama i ih yok lezzetlerin sekerpareyle uzaktan yakindan alakasi yoktu sende varmi sekerpare tarifi acaba varsa bana yazarmisin blogum http://gurbetci66.blogcu.com/ yada buraya yaz istersen ben nasilsa cok sik ziyaret ediyorum senin sayfani 🙂
    aslinda benim bu sayfadan önce bir baska sayfam daha vardi onada tatlilar yemekler resimsiz de olsa tarifleri fardi bissürü ama nasil yaptim bilemiyorum simdi o sayfaya girip dolanabiliniyor ama yazi falan eklenmiyor öyle suclu gibi bir kösede duruyor canim sikilsada yapacak bir seyim yok napiyim dolanmak istersen buyur dolan ismi http://hayallerimveben.blogcu.com/
    ben caktirmadan yine aldim basimi gittim galiba kusura bakma ama napiyim parmaklarim klavyede dans etmeyi seviyor:) 🙂

    Yanıtla
  38. Cenk

    10 Ekim 2007 ile 21:01

    Menekşe – Gül suyu böyle birşey ya çok seversin ya nefret edersin.. arası pek yok.

    Eyvahyemekyandi, Filiz, Ülviye, Sultan, Ferhan – Çok teşekkür ederim. Herkese iyi bayramlar.

    Fulya – Yine döktürmşsün 🙂 Bende maalesef şekerpare tarifi yok ama Portakal Ağacı (linki sayfanın sağında mevcut) bloguna girip oradan bakabilirsin. Benim denediğim tarifleri hep başarılı oluyor.

    Yanıtla
  39. Eren

    10 Ekim 2007 ile 22:26

    Cenk merhaba, konuyla biraz ilgisiz olacak ama tariflerine güvendiğim için sana sormak istedim: Gloria Jean’s cafe’de kahve yanında verilen (minik kalp şeklinde) kurabiyelerin tarifini biliyormusun? Birçok tarif denedim ama bir türlü o tadı yakalayamadım. Cevahir’de içiyoruz hep hahvemizi biz. Cevabın için şimdiden teşekkürler. Eren

    Yanıtla
  40. cocuklacocuk

    11 Ekim 2007 ile 08:37

    iyi bayramlar diliyoruz :)))

    Yanıtla
  41. Cenk

    11 Ekim 2007 ile 08:57

    Merhaba Eren – Gloria Jeans cafe uğradığım bir yer olmadığı için bahsettiğin kurabiyeyi de bilmiyorum ama oldu da yolum düşerse senin için bakacağım.

    Çocuklaçocuk – Size de iyi bayramlar!

    Yanıtla
  42. fulya

    11 Ekim 2007 ile 09:10

    ssagol ilglendigin icin 🙂 bu arada yarin güzel memleketimde tatil bu günden basmais olsada bizim buralarda is yerleri okul hayati son sürat gidiyor malesef 🙁 o yüzden belki yarin firsatim olmayabilir diye bayramini bu günden kutlamak istedim 🙂
    seninle bu sanal ortamda olsada bir nebze taniyabildigim icin kendimi cok sansli sayiyorum cünkü burdan senin yazdiklarinin satir aralarindan anladigim kadariyla gercekten iyi niyetli bir arkadasin 🙂
    ailenle sevdiklerinle beraber gecirecegin saglikli mutluluk ve huzurlarla dolu dolu bissürü bissürü bayramlarin hep seninle olmasini dilerim 🙂 ve eger ailen yanindaysa lütfen onlari ihmal tme olurmu tamam calisiyorsun tatile ihtiyacin falan fardir bunlar bahane degil ama lütfen eger ailen yanindaysa en azindan ilk gün onlarla beraber ol olurmu inan sonra varya cok icin yanar 🙁
    benim annem babam hemen hemen tüm aile büyüklerim yok kaybettim ve burda gurbette de sadece minicik bir cekirdek aileyim ve inan bu bayramlar özel günler bana cok koyuyor artik 🙁
    seni üzmek falan degil maksadim ama lütfen eger ailenden birileri yanindaysa onlara vercegin bir iki saatin degerini bilemezsin 🙂
    offf kusura bakma hüzün denizine saldim yine kendimi yok bu sefer yanimda senide sürükledim galiba neden yaptiysdam artik 🙂
    bos ver sen beni 🙂 🙂
    dilerim hayatta her sey gönlünce olur
    kal saglicakla be yaw 🙂

    Yanıtla
  43. Cenk

    11 Ekim 2007 ile 10:35

    Çok sağol Fulya. Senin de bayramın kutlu olsun.

    Yanıtla
  44. salihaerozan

    11 Ekim 2007 ile 17:40

    ellerınıze saglık..cok guzel resımlemıs ve yapmıssınız..bayramınızı kutlarım…sevgılerle…

    Yanıtla
  45. banu gökşin

    11 Ekim 2007 ile 19:53

    ramazan bayramını kutlarım. hayırlı sevdiklerinizle huzurlu bayram geçirmenizi dilerim.
    sevgiler..

    Yanıtla
  46. sevim

    12 Ekim 2007 ile 05:32

    Bayramın kutlu olsun bugunde baska neler yazılır bilemiyorum ama şeker tadında bir bayram gecirmen dilegiyle sevgiyle kal 🙂 bu arada blog adresim degisti artık bu bıraktıgım adresteyim

    Yanıtla
  47. Aysel

    12 Ekim 2007 ile 05:35

    Merhaba Cenk,
    Şeker tadında mutlu bayramlar diliyorum. Hoşcakal… Sevgiyle Kal.
    Aysel

    Yanıtla
  48. esra(büyüleyenmutfak)

    12 Ekim 2007 ile 17:46

    merhaba ;

    mutlu huzurlu ve şeker tadında bir bayram diliyorum

    sevgiler

    Yanıtla
  49. Aygün

    13 Ekim 2007 ile 19:46

    Cenk merhaba

    Yukarıda ki tarifle ilgisi olmayan bir soru sormak hatta senden yardım almak istiyorum. Cup cake’leri çok seviyorum özellikle üstü kremayla kaplı olanları. Üzerlerindeki krema özellikle ilgimi çekiyor. Senin yapmaktan hoşandığın bir cup cake ve kremasının tarifini verirsen çok sevinirim. İstek şarkı gibi oldu cüretimi mazur gör. Sevgilerle

    Yanıtla
  50. Cenk

    14 Ekim 2007 ile 06:53

    Saliha, Banu, Sevim, Aysel, Esra – Sizlerin de bayramı kutlu ve mutlu olsun!

    Aygün – Söz vermiyorum ama ilerleyen günlerde bu tip birşey hazırlamaya çalışacağım. İlginize teşekkürler.

    Yanıtla
  51. Acemi Şef - Esra

    14 Ekim 2007 ile 14:50

    Cenk merhaba,
    Sizi daha önce keşfetmediğime üzüldüm doğrusu. Hayatımda yediğim en güzel brownie tarifini buradan buldum. İznini almadan bloguma koydum umarım bana kırılmazsınız.(İnanın vaktim olmadı) Belki benim gibi sizi keşfetmeyenler vardır düşüncesiyle ekledim. Eğer sorun olacaksa lütfen bildirin 🙂
    Görüşmek üzere,
    Esra

    Yanıtla
  52. IŞIL YALÇINER

    14 Ekim 2007 ile 21:32

    Merhaba Cenk Bey, biraz gecikmiş olsam da bayramınızı kutlarım. Malum, bayram hazırlıkları, telaşları, ardından bayram ziyaretleri derken bloglarda fazla gezinemedim. Ama sanırım hala sütlaç da bloğunuzda yer aldığına ve yorumlara cevap yazamadığınıza göre siz de ya çok meşgulsünüz ya da İst. dışındasınız. (Nasıl! hafiye gibi takip ediyorum ama değil mi)Şaka bir yana sizi ve mutfağınızı özledik. Daha fazla gecikmeyin Lütfen.
    Sevgiler…

    Yanıtla
  53. aysel

    22 Ağustos 2009 ile 12:35

    ben sakız muhallebili güllacın tarifinide istiyorum..

    Yanıtla
  54. muhteşem

    03 Mart 2010 ile 19:45

    RAMAZAN OLMASADA SİZİN GÜLLAÇ TATLISININ FOTOĞRAFINI GÖRÜNCE;CANIM ÇOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOK ÇEKTİ.NEREDEYSE GÜLLAÇ YUFKASI ALIP YAPASIM GELDİ:))KAKULEYİ DAHA ÖNCE ET YEMEKLERİNDE VE TARTTA KULLANMIŞTIM.GÜLLAÇTA DENEYECEĞİM.KAHVESİDE GÜZEL OLUYOR!

    Yanıtla
  55. foodie

    03 Haziran 2010 ile 20:07

    Belki zaten biliyorsunuzdur ama paylaşmak istedim,
    Hintliler baharatları tek parça halinde alıp yemeğe katmadan hemen önce toz hale getirirler. (Tabiki aromasının yoğunluğunu maksimize etmek için) Ayrıca bana öyle geldi ki bu kakuleleri bütün şekilde süte atıp pişirip, güllaç yapraklarını ıslatmadan ayrıştırabilirsiniz.

    Yanıtla
    • Cenk

      04 Haziran 2010 ile 09:45

      foodie – Ben de aynen dediğin gibi yaptım, ama bütün olarak da atıp kullanmak mümkün; tamamen yapanın ne kadar baskın bir tat istediğine bağlı.

      Yanıtla
  56. Funda KARAAHMETOĞLU

    16 Ağustos 2010 ile 22:45

    Merhaba,
    cafe süper, tarifleriniz de..
    ancak – bunu yapmasaydınız keşke !
    güllaç a ismini veren Gülsuyu ! Güllü Aş!
    hani nerede ?? güllaç yufkasını kullanarak herhangi bir tarif yaptım demiyecekseniz, gülsuyu olmadan güllaç olmaz.

    Yanıtla
    • Cenk

      17 Ağustos 2010 ile 02:07

      Funda KARAAHMETOĞLU – Çok teşekkürler. Yazının başında da belirttiğim gibi, bu tarif klasik bir güllaç tarifi değil. Gülsuyu olmamasına rağmen tarife güllaç ismini koymakda ise bir sakınca görmüyorum.

      Yanıtla
  57. şenel

    19 Ağustos 2010 ile 15:25

    kaküle burada bulunabilirmi.şeker miktarı yine cup ölçüsü ile mi verildi.Birde vanilya çubuğu kullanımını tarif etmeni rica edebilirmiyim. teşekkürler

    Yanıtla
    • Cenk

      19 Ağustos 2010 ile 16:00

      şenel – Evet, aktarlarda bulabilirsiniz. Şeker miktarı cup ölçüsüyle verildi (toplam 300 gram). Vanilya çubuğunun kullanımını bu yazıda görebilirsiniz.

      Yanıtla
  58. emine

    20 Temmuz 2013 ile 15:24

    SLM cenk bey gerçekten görüntü süper bende yapmak istiyorum size sormak istediğim kakule kullanmasam olurmu birde sizden ricam lütfen tariflerinizi bizleride düşünerek fotolarla aşamalı yayınlarmısınız lütfenn

    Yanıtla
    • Cenk

      21 Temmuz 2013 ile 00:21

      emine – Kakule kullanmaayabilirsiniz. Her tarif için aşamalarını fotoğraflamak vakit kaybı olacaktır. Gerektiğinde yayınlıyorum.

      Yanıtla
  59. merve nur

    26 Haziran 2015 ile 22:18

    Güllaçı sevmeyen ben cok begendim 🙂 tesekkurler 🙂

    Yanıtla

Önemli:Bloguma bıraktığınız yorum, tarafımdan onaylandıktan sonra yayımlanacaktır. Yorum bıraktığınız yazı ne kadar eski olursa olsun, yorumunuzu gözden kaçırmam mümkün değildir. Yorumunuz soru içeriyorsa; yanıt verebilmek için yazıyı incelemem gerekebileceği için yayımlanması biraz gecikebilir. Sorunuzu sormadan önce lütfen aynı veya benzer bir sorunun daha önce sorulup sormadığını önceki yorumları tarayarak emin olunuz.

ferhan için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Birincil kenar çubuğu

17. BASKI (Mundi 4. BASKI)

Cafe Fernando - Bir pasta yaptım, yanağını dayar uyursun

Amazon // Can Yayınları // Kitapyurdu // diğer
The Artful Baker

Amazon US
Kindle // Apple Books // Google Play
Amazon UK // Amazon CA // Amazon AU

SOSYAL MEDYA

Instagram // YouTube // RSS
Facebook // Twitter // Pinterest

EKİPMAN

KÜTÜPHANEM

Footer

Best of Cafe Fernando

Vişneli Kek

Ananaslı ve Hindistan Cevizli Kek

The Artful Baker

Korova Kurabiyeleri

Kayısılı Tart

Fındıklı ve Karamelli Kurabiye

COPYRIGHT © 2025 · Cenk Sönmezsoy