Paris’teki pastane ve çikolatacıların arasından kolaylıkla sıyrılan Sadaharu Aoki, gezimin en ilginç ve ilham verici duraklarından biriydi. Japonya’ya özgü malzemeleri köklü Fransız tatlılarına ustalıkla uyarlamış olan Sadaharu Aoki’nin dükkanında sattığı her şeyde genlerindeki detaycılığı görmek mümkün. Pastalar, minyatür kekler, eklerler, makaronlar, hepsi birer sanat eseri.
Bu tip tatlara alışık olmayan ziyaretçilere bile yaptıklarını sevdirebilmiş olmasının sebebi ilk bakışta görsellik gibi gelse de, malzemelerdeki denge ve uyum da bence büyük bir faktör.
Sadaharu Aoki’den tadına bakmak üzere aldığım çikolatalar:
En soldakinin içinde Doğu Asya kökenli bir narenciye türü olan Yuzu var. Tadı acı bir portakalla limon arası. Diğer ikisindeki baskın malzeme ise çok güçlü ve kendine has bir aromaya sahip, bir tür yeşil çayın tozu olan Matcha. Her ikisinde de beyaz çikolata kullanılmış. Ortadaki ekstra tuzlu olması sebebiyle en çok beğendiğim oldu.
Bu açmaya kıyamayacağınız nefasetteki çikolata kutusunun içinde ise farklı meyve özleri içeren ganajlar önce bittersweet çikolata ile kaplanmış, ardından içindeki meyvelere gönderme yapacak şekilde seçilmiş farklı renklerdeki gıda boyalarının kakao yağıyla karıştırılmasıyla elde edilen bir karışımla boyanmış.
Kutudakiler, soldan sağa sırasıyla, karamel, kahve, frenk üzümü, frambuaz, çilek, portakal, passion fruit, limon, wasabi, yeşil çay, Earl Grey ve hindistan cevizi.
Matcha, Sadaharu Aoki deyince akla ilk gelen malzemelerden biri. Altta gördüğünüz minik kekler (financier) de matcha, ve Sadaharu Aoki’nin matcha ile eşleştirmeye doyamadığı susam içeriyor.
Alttaki “Bamboo” (matchalı Opéra pastası) ise benim favorimdi. Matcha ile renklendirilmiş bademli kurabiye ve buttercream katmanlarının kendine has tadı, çok baskın olan çikolatalı ganaj katmanlarıyla muhteşem bir denge ve uyum içerisinde. Belirtmem lazım, matcha herkesin damak tadına hitap edebilecek bir malzeme değil. Alışageldiğiniz yeşil çaydan daha baskın, neredeyse yosunsu bir tat.
Bu güzellikte ise matchanın yerini siyah frenk üzümü (cassis) almış…
Söylememe gerek kaldı mı bilmiyorum ama, yolunuz Paris’e düşerse mutlaka uğramanız gereken bir yer. Eğer kısa süreliğine gidecekseniz ve şehre yayılmış olan pastane ve fırınlara gitmeye vakit ayıramayacaksanız, Lafayette Gourmet’nin içinde de daha birçok pastane ve çikolatacıyla birlikte bir Sadaharu Aoki köşesi mevcut.
35 rue de Vaugirard, Paris 75006
56 boulevard de Port Royal, Paris 75005
40 boulevard Haussmann, Paris 75009 (Lafayette Gourmet)
Nazife
Aman Allah’ım bu nasıl bir görüntü!!! Muhteşem…
Florentin
Tek kelimeyle muhteşem. Japonlar bu işte çok ilerideler ve çok kendilerine özgüler. Avrupa pastacılığını alıp taklit etmek yerine kendi gelenekleriyle birleştirme cesareti gösteriyorlar ve ortaya çok orjinal şeyler çıkıyor. Keşke patisserie bizde de bu gelişmişlikte olsa. Çok teşekkür ediyorum bu güzellikleri paylaştığın için.Sevgiler.
sevil
merhaba bu nasıl bir güzellik böyle inanın yazınızı okumadan önce 5 dakika kadar çikolta resimlerine bakarak iç geçirdim benim içinde bir tane tadın olurmu
inanın nefis lermiş hele frenk üzümlü olana bittim bir ısırık alasım geldi 🙂
sevgiyle kal
lavantalimon
merhabalar,
bu gün ilk kez sorunsuz son postu okuyabildim.
yazıyı okurken gülümsedim “tuzlu çikolata” bölümde:)
ayrıca o meyveli çikolatalardan ben olsam hepsinin ucundan bir ısırık alarak tadına bakardım:))
Paris’e bir daha gitmek kısmet olursa sizin yazdıklarınız çok güzel bir rehber olucak:)
siyah frenk üzümlü pastanın üzerinde bir ağaç deseni var doğrumu yorumladım acaba?
Meltem
Ne güzel görüntüler…Renkli olan herşeyi çok severim ve hep ilgimi çeker. Dükkanın kapısında duran makaron çiçeğe de bayıldım.Ta bi siyah frenk üzümlü pastayı ise yeme!otur yanına,seyret sadece….
Belli ki seyahat,renkli ve lezzetli geçmiş.
aylin
inanılmaz bir görüntü olmuş, çikolatalarada bayıldım ellerine sağlık 😉
beyza
bugün ikinci kez duyuşum bu ismi serdar turgut da köşesinde bahsetmiş http://www.aksam.com.tr/2010/02/26/yazar/16452/serdar_turgut/vogue_da_yazi_dengesi.html
ama tabii fotoğraflar filan yok böyle. haaarika!
Pınar Çetin
an itibari ile macaronlara takılmış kalmışım.. en acilinden bir macaron tarifi olmalı artık burada..
BEDİA
bamboo’nun üstündeki sazlık görünümlü desen tablo gibi olmuş resmen; makaron ağacına bayıldım acaba yenebiliyorlar mı, yani oralara gidince komşu bahçedeki eriklerden göz hakkı adı altında aldığımız gibi ağaçtaki makaronları tadabilirmiyiz?
Bu arada blogdaki bu makaron, portakallı tarifler… beklentisi beni öldürecek, come on Cenk, come on…
Tekrar Sevgiler…
Carriemel
Inanılmaz bir zerafet. Japon inceliği ve değişik tatlar ile çikolata birleşimi. İyiki yemekten yeni geldim yoksa zor okurdum bu yazıyı valla…İki çok yakın Japon kız arkadaşım var onlara da tavsiye edeceğim.. Hani Paris seyehatleri filan varsa ufukta…
kübra süpriz mutfak
minik makaron ağacını istiyooooooooooruuuuuummm süperler.paylaşım için çok çok thankss…
Elif
3 yil once hayatimin bir yilini Japonya’da Kyoto sehrinde gecirdim.. Siradan bir restoranda bile yemekler bir sanat eseri gibi tasarlaniyor. Hele biraz da kaliteli bir yere giderseniz serviste kullanilan tabak-canagin seklinden, yemeklerin
sunumlarindaki yaraticiliga kadar gosterilen ozene hayran kaliyorsunuz. Anlatilmaz, yasanir. Cenk eger imkanin olursa mutlaka gidip gormelisin.
yonca
bir yılbaşı öncesi paris te ladure den siparişimiz olan makoronları alabilmek için 1 saati aşkın sırada beklemiştik…yiyeceğe tutkuyla bağlananlardan başka kim bekler ki?
Handmade with love by G
National Geographic’te gördüğüm andan beri aklımın bir köşesine kazıdığım iki isimden biri. Diğeri de Tony Conigliaro. İşlerini yaparken ki sükunet ve asaletlerine hayran olmuştum. Bu arada fotoğraflar de sizin sanırım. Muhteşemler. Hem ellerinize sağlık hem de afiyet olsun 🙂
Sevgiler,
G.
emelll
janggeum’un rüyaları adında bi çizgi film var. küçük kızın saray aşçısı olma yolundaki hikayelerini anlatıyor. Uzak doğu yaşam tarzının zarafetini, özenini, yemeklerdeki yaratıcılığını çok güzel anlatıyo, çok seviyorum izlemeyi. pastalar uzaktan sushi gibi görünüyo : D
medina
süperrr tvde izlemiştim sadaharu yu ve bayılmıştııımm….afiyet olsunn..ne denir başka….
rana
bu resimlerden sonra japon kültürüne merak saldım…tek kelime ile mükemmel…sağol paylaşımların için…
rabia
eşimle parisi çok fazla seviyoruz fırsat buldukça gitmeye çalışıyoruz bütün adresleri biriktirip orada onları aramak en büyük zevkimiz verdiğin adresleri bulucaz fırsat buldukça adresleri bizimle paylaşırsan sevinirim teşekkürler
seda
cok harika görünüyorlar ve eminim cok lezzetöidirlerde. Ben Parise hic gitmedim ama esimle gitmeyi cok istiyoruz. Burayada mutlaka ugrayacagimi düsünüyorum ,Tesekkürler…
Banu B. Bingor
Anlat anlat, hakikaten heyecanlı oluyor! 😀 Biriktiriyorum hepsini deftere 🙂
Özlem
Cenk’cim,
Pastalar nefis bir görüntüde, içinin güzelliği dışına vurmuş :))
Bu arada ortadaki çikolatayı rengi bizim fıstık ezmesine benzediği için fıstıklı zannettim…
Özlem P.
Merhaba Cenk Bey,
Blogunuzu 1 yıldır takip ediyorum. oğlumun doğum günü için tarif ararken tesadüfen bulmuştum. tarifleriniz çoğu zaman benim isteğimin,sabrımın ve becerimin üzerinde. ancak gene de okuyorum. çünkü yapamasam da tarifler, yazılar, sunum ve fotoğraflar gerçekten çok güzel ve zarif. çok emek hercadığınız kaliteden belli oluyor. başarınızın devamını dilerim.
nesrin
yine çooooooook güzel .yine akıllarda kalacak bir lezzet.uzun süredir yazılarınızı takip edip tariflerinizide elimden geldigince denemeye çalışıyorum.tabiki aynı lezzeti verebiliyormuyum bilemem..sizin blogunuz kadar sevdigim ve takip ettigim sevgili mehtapın .mevsimlerden roma…dünkü yazısında sizinle ilgili yazmış oldugu övgü dolu sözlere katılıyor ve başarılarınızın devamını diliyorum..
güzin
ne kadar güzel tasarlamışlar. hele bonzai ağacına yapıştırılan makaronlar fikrine bayıldım. neden bize böyle ilhamlar gelmiyor? çok güzel çooookkk
munevver
ne güzel görüntü bayıldım ellerine sağlık
Tinay Akbala
Bunu kaçırmışım. Bilgilendirmeler müthiş.Fotoğraflar her zamanki gibi. Teşekkürler.
Décalage Horaire
Bugün ben de “Macaron”lar hakkında bloga yazarken, Ladurée’nin ve Lenôtre’un makaronlarının yerinin ayrı olduğunu bir kez daha hissettim. Sadaharu Aoki’yi hiç duymamıştım. Denemek gerek..
Senden kısa zamanda bir de macaron denemesi bekliyoruz…
Damla
nancy
bugun dogumgunum …ve SADAHARU AOKI den ..kimsede olmayan ..çokkk güzel ve lezettli bir pasta hayal ediyorum..diliyorum ki biri noel baba yada kimse onu göndersin
emre
merhaba ben emre bana bu tatlı veya pasta herneyse tarıflerını gondereblrsmısınız… ilgilenırsenız cok memnun olurm…
Cenk
emre – Elbette, bütün işlerimi bir yana bırakıp bununla ilgileneceğim.
munevver
ellerine sağlık oğlum çok hoşuma gitti elimi uzatıp alıp yesem bana kızarmısın ah öyle olsa harika olur olsun görüyoruz.oda yeter .ellerin yüreğine sağlık
Canay
Sayenizde öğrendiğim bu pastane şansıma gittiğim dil kursunun hemen arka sokağında, bugün ilk defa bambulu yeşil pastadan ve üstü kaplı çikolatalarından denedim. Bayıldım diyebilirim.
Tinaz KARADUT
Cenk yıllar sonra yeniden Paris’e iki günlük küçük bir seyahate gidiyorum. Yazdığın Paris yazılarını o kadar keyifle okumuştum ki hemen ilk isim o yazılara bir daha okuyup kendime route yapmak oldu :-))inanılmaz bir heyecanla bahsettigin her dükkanı gezmek icin sabirsizlaniyorum .. İyi ki gidip gezip yazmissin bu kadar güvenerek gözü kapalı iste budur diyeceğim lezzetleri tatmak görmek satın almak senin sayende insallllahhhhh bana da nasip olacak :-). Çok ama çok teşekkürler ……..
Cenk
Tinaz KARADUT – Ne güzel! Umarım tavsiyelerim hoşunuza gider.
TINAZ KARADUT
Döndüğüm zaman tattıklarımı ve aldıklarımı paylaşacağım seninle.Ama sonuçta söyleyeceklerimin ne olduğunu şimdiden biliyorum ‘muhtesemdi’ diyeceğim.Aslında bence başarının en güzel ifadesi bir insana belli bir konuda bu kadar güvenebilmektir.Aılen ne kadar gurur duysa azdır
Cenk
TINAZ KARADUT – Çok teşekkürler!
Nuseybe
Renklendirilmis kakao yagi ile boyanmis cikolatalar ancak bu kadar basit/sade ama bu kadar muhtesem gorunebilirdi! Sanki bir kutu pastel boya! artik midemizdeki bir tuvale boyanirlar degil mi:) Umarim iclerinde alkol yoktur, cunku bir gun Parise yolum dustugunde gidecegim dukkanlardan birini bugun ogrenmis bulunmaktayim! (Japonyada subeleri var midir acaba? Hemen google!)
Egemen Güzel
sana bu fotoları da gördükçe eh be gülüm etme be aslanım ayıp ama be bunca yetenek bir bünyede olmaz ki diyesim geliyor
cem bozkuş
eline sağlık ! bir dahaki gidişinde un dimanche ve jaques genin’e de uğramanı öneririm.
Cenk
cem bozkuş – Öneriler için teşekkürler. Jacques Genin’e tesadüf eseri girmiştim. Bir dahaki sefere liste gittikçe uzuyor.
Ayset
Sadaharu Aoki’ye nereden gidilir? Şaka bir yana Japon estetiği pastada ancak böyle yansıyabilir.Tadını bilemiyciim.
karahan
izmir alsancakta biella boutique patisserie var macarons ve kendılerıne has pastaları cok güzel kesınlıkle tavsıye ederım bu pastalar başka hıc bır yerde bulamasssınz cunku kendılerıne has Fransız belcıka ve clasıc pastalarla zekai usta harıkalar yaratıyor itaya sokaguna deneyınz..
Elif Unal
Aoki’yi sizin sayfanizda gormustum birkac yil once ve resimlere bakmaya bile doyamamistim, gecen hafta paristeydim Dukkan tesadufen karsima cikti…ben bunu biliyorum dedim kendi kendime ve iceri girdim hemen:)
yurekten tesekkur ederim size…umarim kulaklariniz cinlamistir…