Bir litre filtre kahveyi saymazsak, kahvaltı alışkanlığım hiç yoktur. Son 30 senedir, bir gün bile sektirmeden, sabahın köründe kalkıp spor yaptıktan sonra, 3 adet siyah zeytin, 3 adet yeşil zeytin, bir dilim beyaz peynir, bir dilim gravyer peyniri, 6 adet kabuğu soyulmuş(!) cherry domates, bir kaşık bal, bir bardak şekersiz limonlu çay ve bir dilim kızarmış ekmek yiyen bir babanın oğlu olarak utanmam mı lazım acaba? Yoksa asıl utanmam gereken bu saydıklarımın iki katını tam da yatmadan önce yiyor oluşum mu? Kafam çok karışık.
Uzun lafın kısası, kahvaltı konsepti bana çok uzak. Yukarıda okuduğunuz gibi büyürken görmediğim, faydaları kafama binlerce kez kakılmamış bir şey de değil. Senelerdir kahvaltı alışkanlığı kazanmaya çalışıyorum ama nafile. Denemelerim sonucu da biliyorum ki başarı oranı sütle karıştırılan gevrek, müesli, granola, vs. ile katlanıyor. Yalnız bu saydıklarımı tüketirken çok dikkatli olmak lazım.