• Birinci navigasyona geç
  • Skip to main content
  • Birinci sidebar'a geç
  • Alt alana geç

Cafe Fernando

  • HAKKIMDA
  • YEMEK KİTABIM
  • ÖLÇÜLER
  • ARŞİV
  • EKİPMAN
  • ENGLISH
Domatesli Makarna

Domatesli Makarna

Ailesinden uzakta yaşamaya başlayan hemen hemen her öğrenci gibi, ben de yemek pişirmeye makarnayla başladım. Ve yemek pişirmeye makarnayla başlayan hemen hemen her öğrenci gibi, benim de ilk pişirdiğim şey domatesli makarnaydı.

Aradan 18 sene geçmiş. İlk domatesli makarnamı hiç hatırlamıyorum. Ama büyük ihtimalle, ilk defa domatesli makarna pişiren hemen hemen her öğrenci gibi, benim yaptığım makarnanın sosu da içinde haddinden fazla pişip diriliğini kaybetmiş makarnaların yüzdüğü, ya uzun süre pişmekten bitap düşmüş ya da – daha fenası – salçadan kızarmış, konservenin metalik tadının geçtiği, domatesle alakası olmayan bir sostu. Korkarım makarnanın haşlama suyuna sıvı yağ da koymuştuk.

Seneler içinde elbette düzgün bir domates sos yapmasını öğrendim ama benim için domates sos serüvenimin miladı, Marcella Hazan’ın İtalyan mutfağı konusunda referans kabul edilen “Essentials of Classic Italian Cooking” kitabındaki tereyağı ve soğanlı domates sosuyla tanıştığım gündür.

Domatesler

Tarifi ilk defa kağıt üzerinde gördüğümde bu kadar özel bir sos olduğunu hayal etmemiştim. Dört tane malzeme var. Domates, tereyağı, soğan ve tuz. Bu dört malzeme birçok farklı şekilde bir araya gelebilir. İlk akla gelen, soğanları ufak ufak doğrayıp tereyağında kavurmak, domatesleri ve tuzu ekleyip koyulaşana kadar pişirmek. Mevsiminde domates kullandığınız sürece ortaya iyi bir sos çıkacağı aşikar.

Marcella Hazan’ın tarifinde soğanları kavurmak yerine sadece soyup ortadan ikiye kestikten sonra domates püresinin içine gömüyorsunuz. Piştikten sonra canı çıkan soğanları sosun içinden çıkarttığınızda, geriye soğanların aroması ve sonlara doğru sos yağına kalırken şansınız yaver gidip de altı biraz tuttuysa, karamelize olmuş parçaların bıraktığı hafif yanık şekerli bir tat kalıyor.

Marcella Hazan Domates Sos 2

Bu sosla uzun bir süredir haşır neşir olduğum için zaman içinde damak tadıma göre ufak tefek birkaç değişiklik yaptım. Bunların sonuca en fazla etki edeni domates püresini hazırlama aşaması.

İçinde domates olan her sosta uyguladığım bir yöntem var. Daha kıvamlı, yapışkan soslar sevdiğim için, Marcella Hazan’ın yaptığı gibi domatesleri ortadan ikiye kesip rendelemek yerine öncesinde bir kaba sularını sıkıp çekirdeklerini çıkartıyorum. Geriye domateslerin sadece etli kısmı kaldığı için (ki bu kısımlar hala bir sos yaratacak kadar su barındırıyor) sos daha kısa bir sürede istediğim yoğun kıvama ulaşıyor.

Pişirme süresinin daha az olması demek, taze domates tadının daha fazla olması demek. Eğer daha sulu kıvamda soslar tercih ediyorsanız bu işlemi atlayabilir, ya da makarnayı süzmeden önce haşlama suyundan bir miktar kenara ayırıp makarnayı sosla harmanladıktan sonra azar azar ekleyerek dilediğiniz kıvama getirebilirsiniz.

Marcella Hazan Domates Sos 3

Domateslerden ne miktarda püre çıkacağı domateslerin ne kadar sulu olduğuna göre her defasında değişeceği için tarifteki malzemelerin miktarlarını değil oranlarını aklınıza kazımak çok daha akıllıca olacaktır.

Marcella Hazan Domates Sos

Bu seferki denememde, babamın İstanbul’un pazarlarından toparladığı domateslerin 2 kilosunu kullandım. Domatesleri ortadan ikiye kesip büyük bir bardağın içine sularını sıktım, ardından yuvalarından çıkmakta direnen çekirdekleri bir kaşık yardımıyla oyarak çıkarttım. Geriye kalan domatesleri de rendenin iri delikli kısmıyla rendeledim. Tam 1050 gram (4 su bardağından biraz daha fazla) domates püresi elde ettim. Benim damak tadıma göre belirlediğim tereyağı oranı domates püresinin 7’de 1’i. Yani 1050 gram için gerekli tereyağı tam tamına 150 gram.

Tartmakla uğraşmak istemiyorsanız da genel bir ölçü her 4 su bardağı domates püresi için 125 gram tereyağı.

Geriye de zaten sadece tuz kalıyor. Onu da genellikle başta yarım çay kaşığı kadar koyup ateşten almadan beş dakika kadar önce tadına bakıp ayarlıyorum.

Arta kalan çekirdekli domates suyunu birçok şekilde değerlendirebilirsiniz. Ben sıklıkla domatesli pilav yaptığım için bu çekirdekli suyu süzdüm ve çıkan suyu kilitli bir buzdolabı poşetine koyup buzluğa attım.

Domatesin tam mevsimi. Sosu beğenecek misiniz merak ediyorum. Deneyecek olanlara şimdiden afiyet olsun.

DOMATES SOSLU SPAGHETTI

Domates sos tarifi Marcella Hazan’ın “Essentials of Classic Italian Cooking” kitabından uyarlanmıştır.

4 kişilik

Malzemeler

  • 2 kilogram domates
  • 150 gram tereyağı
  • 1 adet büyük boy (veya 2 adet ufak boy) kuru soğan
  • İnce deniz tuzu
  • 400 gram spaghetti (veya penne veya rigatoni)
  • 4 litre içme suyu
  • Parmesan peyniri, ince rendelenmiş, servis ederken

Yapılışı

  1. Domatesleri ortadan ikiye kesip bir kabın içine limon sıkar gibi sıkarak sularını süzün. Eğer kaldıysa, çekirdeklerini yuvalarından bir kaşık yardımıyla oyarak çıkartın ve süzülen suyuna ekleyin. Çekirdekleri ve çıkan domates suyunu sos yapımında kullanmayacaksanız. Bir süzgeçten geçirip elde edeceğiniz yaklaşık 1,5 su bardağı domates suyunu başka tariflerde kullanabilirsiniz.
  2. Geriye kalan domatesleri rendenin iri delikli kısmıyla rendeleyip geniş, yüksek kenarlı bir tavaya aktarın.
  3. Tereyağını küp küp kesip domates rendesine ekleyin. Soğanı soyup ortadan ikiye kesin ve kesik tarafları tavanın dibine bakacak şekilde domateslerin üzerine oturtun. 3/4 çay kaşığı kadar ince deniz tuzu (veya yarım çay kaşığı kadar sofra tuzu) ekleyin.
  4. Tavayı orta yüksek ateşe oturtup kapağı kapalı olarak kaynamaya başlayana kadar pişirin. Ardından altını kısıp (pişerken etrafa sıçramayacak şekilde hafifçe fokurdaması lazım) 35-40 dakika boyunca, ara sıra karıştırarak sos koyulaşıp içindeki yağ üste çıkana kadar üstü açık bir şekilde pişirin. Sosun içindeki soğanları çıkartın, tadına bakıp makarnaların haşlandığı suyun içinde de bolca tuz olduğunu göz önünde bulundurarak tuzunu ayarlayın. Ateşten alıp kapağını kapatın ve makarna haşlanana kadar sıcak olarak muhafaza edin.
  5. Sosun bitmesine 20 dakika kala büyük boy bir tencerede 4 litre içme suyunu kaynama noktasına getirin. İçine 1,5 yemek kaşığı ince deniz tuzu (veya 1 yemek kaşığı sofra tuzu) atın ve tekrar fokur fokur kaynamaya başlamasını bekleyin. Hemen ardından makarnayı suyun içine atıp ilk 2-3 dakika boyunca sıklıkla karıştırarak dişe gelecek bir kıvamda (al dente) pişirin.
  6. Makarna suyundan yaklaşık yarım su bardağı kadarını bir kaba aktarıp kenara ayırın. Makarnayı süzgeçten geçirerek süzün. Ardından  tencerenin içine geri aktarın ve sosun dörtte üçünü üzerine döküp iyice harmanlayın. Eğer sos çok koyu görünüyorsa kenara ayırdığınız makarnanın haşlama suyundan azar azar ilave ederek sulandırabilirsiniz. Hemen servis tabaklarına bölüştürüp sosun geri kalanını makarnanın tepesine gezdirin ve yanında ince rendelenmiş parmesan peyniriyle servis edin.

27 Temmuz 2012 · 122 Yorum Kategori: Makarna Etiket: domates, domates sos, domates sosu, domatesli makarna, domatesli makarna tarifi, Marcella Hazan, Parmesan, spaghetti

Previous Post: « Şeftali, Ahududu ve Hindistan Cevizli Trifle
Next Post: Ferry Plaza Pazarı, San Francisco »

Okuyucu Etkileşimi

122 YORUM

  1. irem

    27 Temmuz 2012 ile 15:35

    siz bu kadar güzel anlatırsınız da biz denemez miyiz? yarın ilk işim güzel domatesler alıp tarifinizi denemek olacak =)

    Yanıtla
  2. medina

    27 Temmuz 2012 ile 15:40

    ennn sevdiğim şeyyyy..eline sağlık…çok lezzetli görünüyor…kokusu burnuma geldi….bugün bunu yemezsem olmazz…..)))sevgilerrr…

    Yanıtla
  3. Deniz

    27 Temmuz 2012 ile 15:46

    Domatesli makarna askim roman olsa Savas ve Baris, film olsa Potemkin Zirhlisi olurdu. Oyle ciddi, oyle iddaliyim. Rejim yaptigim zaman sadece domatesli makarna arar, keyfim kaciksa hemen pisirir, hemen neselenirim.

    Herkesin domates sosu tarifi kendine ya, ben zinhar sogan istemem mesela o sosta, benim icin illa ki sarimsakli olmali makarna sosum. Sarimsaklari da usenmeden, yakmadan, yari sizma yari tereyaginda yavas yavas pisiririm, rendelenmis domatesi eklerim, pismesine yakin az karabiber koyar, bol bol taze feslegen dograrim.

    Yakin zamanda Jamie Oliver’den gorup makarna pisirme suyuma soyulmamis bir dis sarimsak attim, ozel bir etkisini goremedim.

    Ama Heston Blumenthal’den kaptigim bir numara var ki, butun Avrupa’da yasayip tatsiz tuzsuz domateslere mahkum olan okuyucularina paylasmayi borc bilirim: Domates sosunu pisirirken, biraz daha domates kokusu icin domateslerin saplarini da kaynatmak, sonra tencereden cikarmak.

    Gercekten ise yariyor. Hala cok da harika bir domates yemeseniz de biraz daha domates kokulu bir sos oluyor.

    Ve bu sos ile ilgili merak ettigim birsey daha var: Hic seker koymuyor muyuz o kadar domatese? Sos eksi olmuyor mu yoksa sogan gereken tatliligi veriyor mu?

    Yanıtla
    • Cenk

      27 Temmuz 2012 ile 16:00

      Deniz – Heston’dan öğrendiğin numarayı ben de uyguluyorum. Yalnız kaynatınca kokusu gidiyor, onun için altını kapattıktan sonra koyup saplarla demlenmeye bırakmayı tercih ediyorum. Şekere hiç gerek yok. Soğanlar fazlasıyla şekerli bir tat bırakıyor.

      Yanıtla
  4. Banu

    27 Temmuz 2012 ile 16:06

    Cok guzel bir fikir. Deneyecegim, eminim guzel olacak.
    Paylasimlarinizi zaten keyif ala ala takip ediyorum, kitabi cok merak ediyorum.

    Yanıtla
  5. Hilal A.

    27 Temmuz 2012 ile 16:16

    Dün akşam yaptım domatesli makarna :))
    çok severim domatesli makarnayı, bir de senin tarifinle deniycem en kısa zamanda.
    Bu arada bütün tariflerin itina ile deneniyor, hepsi de çok güzel.
    Eşim yaptıklarımı bayılarak yiyor. Sadece o mu 6 aylık hamileyim oğlum tatlılarına bayılıyor, tepkisini minik tekmeleriyle belli ediyor :))))
    Bu sıcakta ve kitap koşuşturmacasında bizede vakit ayırdığın için çok teşekkürler Cenk.

    Yanıtla
  6. zerrin

    27 Temmuz 2012 ile 17:07

    domatesler biraz fazla pişmiyo mu?vitaminler ölmesin..

    Yanıtla
  7. serrojann

    27 Temmuz 2012 ile 17:08

    tabağın kenarındaki desenleri antep fıstığı parçacıkları olarak algılayıp, malzeme listesinde göremeyince hayal kırıklığına uğrayan ben, ilk fırsatta fıstık parçaları eklenmiş hali ile tarifinizi deneyeceğim efenim. kalın dövülmüş fıstıkları hafif kavurup şöyle bir üzerinde gezdirsen fena olmaz sanki, hım? füzyonsa, al bu da füzyon 🙂

    Yanıtla
  8. Pınar

    27 Temmuz 2012 ile 17:17

    Mükemmel olacaktır eminim. Bu gece deneyeceğim, ama birazcık feslegen koysam olur mu 🙂

    Yanıtla
  9. Semichka

    27 Temmuz 2012 ile 17:30

    Muhteşem görünüyor! Birazcık sarımsak eklesek?

    Yanıtla
  10. emelll

    27 Temmuz 2012 ile 17:33

    cenk, daha yeni makarna yaptım ve bilgisayarın başına oturdum : ( bi an önce denemek istiyorum ama en erken gelecek hafta olur sanırım!

    Yanıtla
  11. Cenk

    27 Temmuz 2012 ile 18:01

    zerrin – Hayır, gerektiği kadar pişiyor. Sosu hazırlarken öncelik vitamin değil, kıvam ve tat.

    serrojann, Pınar, Semichka – Elbette istediğiniz malzemeleri ekleyebilirsiniz (gerçi Antep fıstığı konusunda hiç emin değilim, fesleğeni de tereyağı değil zeytinyağlı bir sosta tercih ederim). Ama sosun bu malzemelerden başka hiçbir şeye ihtiyacı yok. Yapacağınız her değişiklik farklı bir tat ortaya çıkaracaktır.

    Yanıtla
  12. Melisa

    27 Temmuz 2012 ile 18:13

    Cenk selam,
    Yine döktürmüssün..su an sonu belirsiz ciktigim tekne tatilimin bilmem kacinci gununde, datca kurucabuk pazarindan aldigim dort kiloluk domatesleri niye alti kilo almadim diye vahlaniyorum. Teknedr bile yapilacak kdr basitlikteki bu muhtesem tarif icin ozenle tesekkurler:))

    Yanıtla
    • Cenk

      27 Temmuz 2012 ile 18:22

      Melisa – Ne güzel! Umarım beğenirsiniz. Afiyet olsun.

      Yanıtla
  13. Meral Turkoz

    27 Temmuz 2012 ile 19:36

    merhaba Cenk,

    herzamanki gibi coooook leziz gozukuyor, ısteyım hala daha calısıyorum hemen eve gıdıp yapasım geldı bu aksam hazırda yemek de yok ustelık 🙂 sogan gomme ısını ben baska yemeklerde de kullanıyorum ozellıkle zeytinyaglı taze fasulye yaparken, cok sulu yemek sevmedıgımız ıcın, yeterı kadar sogan koyamıyorum bazen, bunun yerıne extradan 1 butun soganı senın yaptıgın gıbı ekleyınce ortaya cıkan sonuc tatmın edıcı oluyor. bır de domates cekırdeklerı ıle ılgılı, kanıtlanmamıs bırsey belkı ama yılların tecrubesı dıyelım. bır arkadasımın annesı, kendısı 90larına yakın yaslarda Allah uzun omur versın, domates kullandıgı hıc bır yemekte, senın bu sosu yaparken yaptıgın gıbı, domatesın suyunu ve cekırdeklerını kullanmaz, yemegın tadını eksıtıyor der. vardır bır bıldıgı dıyerek zamanım varsa bu sekılde yapıyorum bazen ve gercekten de tadı baska oluyor yemegın. paylasmak ıstedım senın de aynısını yaptıgını gorunce.

    Yanıtla
  14. Bahar

    27 Temmuz 2012 ile 19:43

    Merhaba,
    Bir domates hastasi olarak resimlediginiz domatesler beni benden aldi. ”Babamin pazarlardan topladigi…” derken hangi pazarlar oldugunu da belirtir misiniz?
    Tesekkurler

    Yanıtla
    • Cenk

      27 Temmuz 2012 ile 20:55

      Bahar – Babamın uğramadığı pazar, market ve manav neredeyse yok. Sıklıkla uğradığı yerler 4. Levent’teki ve Erenköy’deki semt pazarları. Fotoğraftakilerin bazıları da Çanakkale’den dönerken yol üstünden aldıkları.

      Yanıtla
  15. Sibichante

    27 Temmuz 2012 ile 20:12

    Canım domatesli makarna çekti, acaba Cenk’in özel bir tarifi var mıdır deyip mutafğa girmeden bilgisayarı açtım ve ve bu güzel süprizle karşılaştım. It must be a sign!!! Mutlaka deneyeceğim 🙂

    Yanıtla
  16. idi

    28 Temmuz 2012 ile 00:33

    hay allah senden razı olsun. ayrıca. kendimi orta yaşlı teyzeler gibi hissettiren bu cümleyi de kurdurttun ya bana.

    Yanıtla
  17. Şirin Şeyler

    28 Temmuz 2012 ile 14:12

    Merhaba Cenk Bey,
    Dometesli makarna sosuna soğanları pişirip koyardım bende.Ama demek buymuş sırrı.. Dometesli plav için kullandığın artan dometes suyunu pilavın suyuna katıyorsun hepsi bu mu yoksa varmı onunda bir püf noktası? Güzel tarif için teşekkürler..
    Tariflerini dört gözle bekliyorum.. Sevgiler..

    Yanıtla
    • Cenk

      28 Temmuz 2012 ile 23:04

      Şirin Şeyler – Evet. Pirinç pilavında kullandığım ölçü bir ölçü pirince bir ölçü sıvı. Domates suyu kullandığımda sıvının dörtte üçünü domates suyu dörtte birini de su olarak kullanıyorum. İkisini bir tencerede kaynattıktan sonra kavrulan pirince ekliyorum.

      Yanıtla
  18. Yücel

    28 Temmuz 2012 ile 14:20

    Çok güzel bir tarif teşekkürler. Acaba sarımsak eklesek nasıl olur?

    Yanıtla
    • Cenk

      28 Temmuz 2012 ile 23:02

      Yücel – Soğan yeterince şeker bırakıyor. İkisine de gerek yok ama tabii ki sizin keyfinize kalmış.

      Yanıtla
  19. Yücel

    28 Temmuz 2012 ile 14:22

    bir şey daha unuttum Bu tür dometesli soslarda biraz kahverengi şeker atmak domatesin keskin tadını kırıyor ve güzel oluyor. ne dersiniz?

    Yanıtla
  20. gül ipek

    28 Temmuz 2012 ile 14:32

    Yine muhteşem görseller, anlatım ve elbette tarif, ellErine,emeğine sağlık, en kısa zamanda sarımsak ve karabiber ekleyerek söylediklerine herfiyen uyarak yapacağım ..bu muhteşem sos, emin ol senden el yapımı bir makarna tarifinin üzerinde olmayı hak ediyor….sevgiler.

    Yanıtla
  21. Deniz

    28 Temmuz 2012 ile 14:57

    Cok leziz görünüyor. Ben genelde domates sosunda tereyağı yerine zeytinyağı, soğan yerinede sarımsak ve feslegen kullananlardanım.Ama bu sosu deneyeceğim. 😉

    Yanıtla
  22. buket

    28 Temmuz 2012 ile 16:10

    merhaba, size birşey sormak istiyorum. dün sizden aldığım tarifle anjelik erikli tartı yaptım. içindeki tereyağ miktarı bana fazla geldi. unla kaynaşması , merdaneyle açmam çok zor oldu. yağ çok olduğundan yerkende sırf tereyağ tadını aldık. acaba yapamadım mı? ben de blogumda yayınlıyacağım ama bu sorularıma cevap alırsam daha iyi olur. sevgiler….

    Yanıtla
    • Cenk

      28 Temmuz 2012 ile 23:01

      buket – Tarifteki miktarlarda bir yanlışlık yok. Hamuru açtığınızda tereyağının yer yer katı halde hamurda görünmesi doğru bir yol izlediğinizi gösterir. Eğer tereyağı erimeye başlarsa buzlukta donana kadar bekletmek lazım. Hamur fırına girdiğinde içindeki tereyağının katı halde olması lazım.

      Yanıtla
  23. keyf-iemel

    28 Temmuz 2012 ile 18:50

    Anneciğim, evimde sadece makarna pişirip yediğimizi düşünür bize üzülürdü.
    Oysa soslu makarnalar ( Hele bir de tazeyse) bildiğim en leziz tatlar. Ben klasik dediğin tarzda doğrayıp domatesleri pişiriyor içine karabiber, nane atarak çeşnilendiriyordum. Ne yalan söyleyim soğan doğramak pek sıkıcı bir iş. Senin anlattığın yol süpermiş. Bundan böyle bu yolu tercih edeceğim kesin 🙂
    Yine teşekkürler…

    Yanıtla
  24. sumeyra

    29 Temmuz 2012 ile 00:40

    şimdi yayıldıgım koltugumdan kalkıp bu saatte mutfakta fare misali tıkırtılar çıkararaktan( ev ahalisi uyuyor) yapıp afiyetle yicemmmmm…

    Yanıtla
  25. Elif'in defterinden (mndlna)

    29 Temmuz 2012 ile 01:03

    Görüntüsü muhteşem, eminim ki tadı da muhteşem bir tarif olmuş bu. Hepimizin evinde her yaştan herkesin mutlulukla tükettiği soslu makarnaya, yeni dokunuşlar gelmiş çok da güzel olmuş. Ellerinize sağlık.

    Yanıtla
  26. cennetailesi.com

    29 Temmuz 2012 ile 15:13

    akşam iftara yapacağım.yanında tavukla yakışacak mı sizce?

    Yanıtla
    • Cenk

      29 Temmuz 2012 ile 17:12

      cennetailesi – Tavuğu nasıl pişireceğinize bağlı ama neden olmasın?

      Yanıtla
  27. arzu

    29 Temmuz 2012 ile 19:01

    Şimdi yazlıktan geldim, bir miktar nefis domates ile birlikte. Hemen deniyorum 🙂

    Yanıtla
  28. Sibichante

    29 Temmuz 2012 ile 19:35

    Evet denedim, hem de aynı senin yaptığın gibi domateslerin su ve çekirdeklerini çıkartıp sonrada İpek hanım’ın çiftliğinden gelen tereyağıyla birlikte pişirdim ve muhteşem oldu. Domatesler biraz el oyalayıcıydı ama soğanları küçük küçük kesmeden yapmak hem pratik hem leziz oldu. Ama taze rendelenmiş parmesan şart! Yine de bir daha ki sefer 1-2 diş sarmısakta mı atsam içine diye düşünmeden edemedim 🙂

    Yanıtla
  29. Kübra

    29 Temmuz 2012 ile 20:57

    Bugün denedim,tek kelimeyle harika!Tarif için teşekkürler.Sevgiler..

    Yanıtla
  30. nurşen

    29 Temmuz 2012 ile 22:32

    Cenk bey,domatesli makarna ellerinizde kimliğini bulmuş..o kadar güzel anlatmışsınızki..yapmamak olmaz..okurken resmen ağzım sulandı…ben hep sarmısak koyardım,ama siz soğanlı yapmışsınız..hemen denenecek ve test edilecek..ayrılan domates suyuna bayıldım..bizim evin baş yemeği domatesli pilav..onunda tarifini bekliyorum..Kitap ne zaman,nasıl gidiyor?Sabırsızlıkla bekliyorum..Başarılar..Nurşen..

    Yanıtla
  31. Aslihan

    30 Temmuz 2012 ile 08:28

    Bu güzel sosu fazla fazla yapıp derin dondurucuya atsak olur di mi?

    Yanıtla
  32. Nesrin

    30 Temmuz 2012 ile 08:31

    Çocukluğumda annem kahvaltılar için hazırlardı buna benzer bir şey.Belki biraz nane eklenmişti… Şimdi ben o sosa ekmek banar yerim. Bir de ekşi mayalı ekmek olursa tadına doyum olmaz. Ellerine sağlık.

    Yanıtla
  33. Fatma Genç İnal

    30 Temmuz 2012 ile 09:59

    Bu akşamın lezzeti belli oldu. Elimdeki Gökova’nın domatesleriyle harika olacaktır. Makarnanın suyunu az koyarak çektiriyorum. Süzmeye gerek kalmıyor. Senin tarifinle deneyeceğim. Lezzet farkını merak ediyorum. Teşekkür ederim.

    Yanıtla
  34. Tuğba Bayburtluoğlu

    30 Temmuz 2012 ile 10:37

    Cenk Bey ellerinize sağlık. Ufak ufak butik makarna işine girmeye başlayan bendeniz hemen makarna dostları ile paylaştım bu tarifinizi. İzninizi direkt almadım ama sizden bahsettim. Uygunsuz olduysa silebilirim. Saygılar..

    Yanıtla
  35. Firuzan Özge

    30 Temmuz 2012 ile 11:30

    Bu akşam mutlaka deneyeceğim, benim gibi yemek yapmayı pek bilmiyen biri için çok keyifli ve uygulanabilir bir tarif olmuş…

    Yanıtla
  36. Hatice

    30 Temmuz 2012 ile 13:17

    Offf oruc oruc bu tarifi okumak hic iyi olmadı; tansiyonum indi, cıktı, bisiler oldu bana, o demir tavadaki domates sosu aklımı basımdan aldı nihayetinde 🙂 Benim de iftar mönüm belli oldu sayende, tesekkurler paylasımın icin..

    Yanıtla
  37. tulin biçen

    30 Temmuz 2012 ile 15:41

    merhaba cenk ben bu sosu sarmısakla yapıyordum ama soğanlısını da deneyeceğim teşekkürler

    Yanıtla
  38. konuralp

    30 Temmuz 2012 ile 18:38

    Cenk merhaba, uzun zamandır takip ediyorum blog’unu. Makarna soslarında zorlanıyordum, domates sosu kurtarıcı oldu. Deniyorum, parmesan yerine keş (kurutulmuş yoğurt) rendeleyeceğim, bakalım nasıl olacak?

    Yanıtla
  39. Gülşah

    30 Temmuz 2012 ile 20:47

    Yaptık afiyetle yedik ben köfte patatesçi oldugum için onlarla tükettim tarifinize saglık 🙂 harikaydi

    Yanıtla
  40. Hatice

    30 Temmuz 2012 ile 21:16

    Ceennnk, bu sos muhtesem!!!:) Sanırım bu tam olarak gnocchi sosu. Acıkcası postunu ilk gordugumde “ne kadar farklı olabilir ki” diye gecirmistim icimden.. Ama domateslerin suyunu cikarip cekirdekleri oymak, tereyağında soğanları ballandırmak kesinlikle işin püf noktasıymıs. Ben biraz da cekilmis tane karabiber ekledim, en son da uzerine taze feslegen yaprakları serpistirdim, müthis bir afiyetle yedim. Tam 2 porsiyon makarna yedim bu sos yüzünden, daha da abartıp sos tavasına ekmek banmak istemiyorum da değil 🙂 Bu sosa layık gnocchi tarifin var mıdır acaba, kıyıda köşede bir yerde?

    Yanıtla
    • Cenk

      31 Temmuz 2012 ile 15:17

      Hatice – Tarifim yok ama çok doğru; Marcella Hazan da bu sosun gnocchi için ideal olduğunu belirtmiş.

      Yanıtla
  41. zeynep

    31 Temmuz 2012 ile 12:21

    makarnayı sıvıyağda haşlamaya devam eden birine ne tavsiye edersin ? 🙂

    Yanıtla
    • Cenk

      31 Temmuz 2012 ile 15:20

      zeynep – Bundan sonra boş yere makarna suyuna sıvı yağ koymamasını tavsiye ederim.

      Yanıtla
  42. hatice

    31 Temmuz 2012 ile 13:42

    merhaba,bu domates sosunun püf noktası kesinlikle pembe domatesler.Her zaman denk gelmediği için geçen hafta köylü amcanın bütün sepetini satın alıp tam günümü sosa harcadım.En güzeli de ne kadar yumuşak ve ezilmiş olursa olsun satın alınabiliyor olması.Köylü amcanın telefonunu da aldım eylül ayının sonuna kadar ürün oluyor,bu yöntem her iki taraf için de iyi,tavsiye ederim.Ben 8 kg dan yapınca o günkü makarna için bir miktar ayırıp geri kalanını biraz daha koyulaştırıp(sonra çıkarınca bir miktar sulanıyor)buzdolabı poşetlerine koyup derin donrurucuya attım.Kışın da harika oluyor.Bu arada vitamini gider diyenlere bir not:domatesteki likopen ne kadar ısıtılırsa o kadar çok aktive olur yani esas vitamini o zaman çıkıyor.Bence bu yemektek tek sorun Türkiyede ucuz(daha doğrusu değerinde)ve taze parmesan bulunamaması.Bulduğum en ucuz 60tl ve kalitesizdi.Geçen yıl İtalyadan 14 ve 17 euro ya muhteşem parmesanlar aldım.Artık bir türk peynir şirketini parmesan üretme zamanı gelmedi mi?

    Yanıtla
  43. İrem

    31 Temmuz 2012 ile 19:16

    Cenk merhaba, öncelikle bizlerle paylaştığın birbirinden güzel lezzetler için teşekkürler,bazılarını yaptım ve çok beğeni aldım, ama şu domates soslu makarna, benim çocukluğumda izmir fuarında, Piyale’de yediğim ve tadı hep damağımda kalan, ne yaptıysam bir türlü tutturamadığım lezzet,işte sonunda budur dedim :)tekrar teşekkürler…

    Yanıtla
  44. maria lopez

    31 Temmuz 2012 ile 20:27

    Sevgili Cenk,
    Yaklaşık 40 dakika önce senin bu tarifinden habersiz annecazımın gönderdiği tazecik börülce için yine onun gönderdiği pembe domateslerden tereyağı yerine zeytinyağı ile bire bir aynı tarifle bir sos yaptım. Domates için Tanrı’ya şükrettim. Kalanını makarna sosu amaçlı buzluğa koydum. Börülceyi afiyetle mideye indirdim. Bilgisayarı açtım, yazını okudum. Çok gülümsedim. Hayat bazen güzel bir tuhaflıkta. Velhasıl ellerine sağlık : )

    Yanıtla
  45. Aysegul guvenal

    31 Temmuz 2012 ile 22:47

    Cenk bey sos tarifinize bayildim, hemen deneyeceğim. Yeni tarifleri bekliyoruz, özellikle domatesli pilav tarifi verirseniz çok mutlu olurum, şimdiden teşekkürler:))

    Yanıtla
  46. reyhan

    01 Ağustos 2012 ile 00:31

    merhaba
    tarifleriniz muhtesem.bu tarifide inanilmaz guzel.ama bu tarifle ilgili olmayan bir sorum vardi vanilya ozutu tarifinizde votka var hayatinda alkole yer vermeyenlere oneriniz ne olur siz vanilyaya hayir dedikten sonra butun vanilyalari cope attim artik kullanamam ama banada bir oneriniz olursa sevinirim

    Yanıtla
    • Cenk

      01 Ağustos 2012 ile 12:16

      reyhan – Maalesef alkol olmadan özüt hazırlamak imkansız. Bu mümkün değilse geriye sadece çubuk vanilya kullanmak kalıyor. O da maalesef her tatlıya koyulamayacak kadar pahalı. O yüzden içindeki havyarını sıyırıp sürterek şekere yedirebilirsiniz. Elde ettiğiniz vanilyalı şekeri tatlılarda beyaz şeker yerine kullanabilirsiniz. Çubukları da aynı kavanozda bekletebilirsiniz. Zaman içinde şekerin nemlenmesi doğaldır. Böylelikle bir adet çubuğu birden fazla tatlıya dağıtmış gibi olacaksınız.

      Yanıtla
  47. melonisee

    01 Ağustos 2012 ile 09:45

    eger bu domatesleri burda bulsaydim, i would say, staff the pasta..just eat the tomatoes itself..nefis gozukuyor, hem makarna hem domatesler..i’m salivating..:S

    Yanıtla
  48. çiğdem35

    01 Ağustos 2012 ile 11:10

    Bu sitenin en sevdiğim yanı yorumlardaki ek bilgiler.Her tarifte önce tarifle büyüleniyorum. Ardından ayrıntılar için yorumlara bakıyorum.

    Yanıtla
  49. Dilara Tipi

    01 Ağustos 2012 ile 16:26

    İyi ki acıkmadan önce blogunuza baktım :)tam hemencecik, kolay ne yapabilirim derken bu enfes tarifinizi gördüm ve yaptım mükemmel bi sostu gerçekten peynirsiz oldu üstüne biraz nane serptim öyle idare ettim ama olsun 🙂 bu, çikolatalı moussedan sonraki yaptığım ikinci tarifiniz.. Şimdi başka bir tatlı yapmak için bakıyor olacağım. Çok teşekkür ediyorum kendi adıma güzel şeyler yapıp, yiyip mutlu olduğum için sayenizde 🙂

    Yanıtla
  50. özlem

    01 Ağustos 2012 ile 20:20

    merhaba cenk bey ben sızın yenı ve sessız bır takıpcınızım .sayfanızı hergun yada gun asırı takıp edıyorum.ama bu aralar cok uzun aralıklar verıyorsunuz.benım sorum aslında cıkolatalı dondurma ıle alakalı 2 gun önce yaptım görüntü,kıvam cok güzel ama krema ıle ılgılı bır sıkıntım var sanırım ben vıyanada yasıyorum ve yenı geldım ve yenı kesfetmeye baslıyorum ürünlerını. buraları bılıyorsunuz buralarda süt ürünleri cok fazla.kısacası benım sorum bu krema ıle ılgılı bızım bıldıgımız böyle yogurt tadına benzer veya yogurt kıvamında olan kremamı(burada creme frech olarak satılıyor).yoksa tatlılar üzerıne sıkılan tatlımsı olan kremamı(burada schlagsahne olarak satılıyor).bu konularda bılgınız oldugunu düsünerek yazıyorum.cevabınızı beklıyorum.basarılar kıtabınız ıcınde ayrıca

    Yanıtla
  51. Nurseninhobileri

    01 Ağustos 2012 ile 22:37

    Merhaba domates sözünüze bayıldım.soğanları dogramadan koyman bana değişik geldi .Benim çok isime yarayacak çünkü benim kızım soğan yemiyor bu sayede hem soğanın hem sogansiz bir soz olacak,Teşekkür ederim ellerinize saglık.

    Yanıtla
  52. banu erdoğan

    02 Ağustos 2012 ile 12:31

    Çok lezzetli görünüyor.Tariflerini inceliyor bazılarını deniyorum.Yemek yapmak kimi zaman bir meditasyon gibi özellikle tatilde tariflerini denemeye çalışıyorum.Ancak yoğun çalışma temposunda tariflerin sonunu okurken başını unutabiliyorum bu sebeple videolu anlatımlar da yapmanı isterim.

    Yanıtla
  53. selenzen

    02 Ağustos 2012 ile 17:32

    Bir domatesli makarna en fazla ne kadar güzel olabilir ki demeyin! Tarifi denedim, sonuç mükemmel. Tek fark olarak ben kepekli penne kullandım, çok da yakıştı. Bu mütevazi görünümlü özel tarif için çok tesekkurler Cenk. Hem yaparken, hem yerken çok zevk aldım, sayende harika bir gece geçirdim 🙂

    Yanıtla
  54. emelll

    03 Ağustos 2012 ile 13:22

    peki cenk, baktin soslanmamis makarna bi miktar kaldi, sonra yiyebileceksin, o zaman biraz yag dökmek, söyle bi karistirip dolaba koymak sonra onlarin kendine gelmesi icin etkili olmuyor mu? bi de tamam en iyisi yiyecegim kadar haslamak ama kalirsa, o soguk sossuzu nasil tekrar kendine getireyim?

    Yanıtla
    • Cenk

      04 Ağustos 2012 ile 12:04

      emelll – Pişmiş soğuk makarnayı bence ne yaparsanız yapın ilk piştiğindeki haline getirmek mümkün değil. Isıtırken bir miktar daha pişecek. Eğer ilk pişirdiğinizde al dente kıvamında bıraktıysanız sorun yok tabii. Buzdolabına koymadan önce yağ eklemek ertesi güne yapışmadan kalabilmelerini sağlar. Ertesi gün çok az su koyup düşük ateşte ısıtabilirsiniz.

      Yanıtla
  55. ezgi

    06 Ağustos 2012 ile 18:11

    sanki okurken yemek tarifi değilde masalda yolculuk gibi..siz malzeme ve fotograf arasındaki aşka tanıklık eden bir hikaye…yemek yapmanın ötesinde o zevk için okuyorum..yazan elinize ve gören gözünüze..hayatın vazgeçişlerinden vardığınız noktaya imrenerek..yüreğinize sağlık…

    Yanıtla
  56. Basak

    07 Ağustos 2012 ile 07:33

    Hazan’in kitabindan denedigim ilk tarif buydu, Italyan yemeklerine ilgi duyanlarin mutlaka edinmesi ve okumasi gereken bir kitap bence. Bircok malzemeyi yanlis kullaniyormusuz, ben onu ogrendim 🙂

    Ben bu sosu Ali Nazik yaparken de kullaniyorum, salca kizdirmaktan cok daha lezzetli oluyor!

    Ellerine saglik, senin yaptigin gibi deneyecegim, bizim domatesler bir iki hafta sonra hazir olacak.

    Yanıtla
  57. cocuklacocuk

    08 Ağustos 2012 ile 17:32

    universitede gerçekten en cok yediğimiz yemek buydu heralde…ben hala da sık sık yaparım..ayrıca domates sosuna kekik cok yakıştırıyorum…

    Yanıtla
  58. Belgin Akçay

    09 Ağustos 2012 ile 14:19

    Harika eline sağlık:))

    Yanıtla
  59. sare

    10 Ağustos 2012 ile 13:12

    Gene güzel bir tarif, gene muhteşem kareler. Çok zevklisiniz.
    Yemekte bu makarna -ki benim için çok önemli- bile olsa en ince detayına kadar düşünüp, özenip yapıyor ve bizlerle paylaşıyorsunuz.
    Sosu mutlaka deneyeceğim.
    Soğanı bazı yemeklerde bütün olarak kullanmayı ben de yaparım, özellikle zeytinyağlı yeşil fasulye ve barbunya da…
    Teşekkürler, sevgiler.

    Yanıtla
  60. meryem

    10 Ağustos 2012 ile 18:13

    Cenk ellerine sağlık harika görünüyor,eminim tadı da öyledir.Sosu fazla yapıp,bir dahaki sefere kullanmak için,küçük taze bir kavanoza ocaktan alır almaz koysak,sıkıca kapatıp,ters çevirsek durur mu sence.Zeytinyağlı soslara yapıyorum ama tereyağlı olduğu için tereddüt ettim.Ne dersin,denedin mi hiç?.Veya sen nasıl saklardın,artan sosunu?…

    Yanıtla
    • Cenk

      12 Ağustos 2012 ile 13:32

      meryem – Bilemiyorum, denemedim. Ben buzdolabında veya buzlukta saklamayı tercih ediyorum.

      Yanıtla
  61. ozlem arikan

    10 Ağustos 2012 ile 18:25

    Nasil zeytinyagi kullanildiginda feslegen yapragi kullaniyorsak, tereyagi ile yapilan makarna soslarina taze yaprak adacayi cok yakisir, deneyenler bilir. Sirf bu nedenle bir saksi adacayim var balkonumda.

    Yanıtla
  62. Merve Er

    10 Ağustos 2012 ile 22:03

    Tatlı krizi gibi domatesli makarna krizine giren biri olarak bu tarif damağımı şenlendirdi ve iki akşam üst üste pişirmeme sebep oldu.
    Mutfak aşkına sağlık…

    Yanıtla
  63. Humeyra

    11 Ağustos 2012 ile 17:48

    Selam Cenk:)
    Bir suredir Ardahan dayim ve burada misafir oldugum evde mumkun oldugunca senin tariflerinden birseyler yapiyorum.Dun iki tane cikolatali cheesecake yaptim mesela:)Bugun de domatesli makarnaya niyetlendim.Hatta su anda sos pisiyor:)Buradaki domatesler tahmin edemeyecegin kadar lezzetli!!
    Kitabi bekliyorum sabirsizlikla.Hem kendime hem de arkadaslarima hediye almak icin:))
    İki gun daha buradayim.Buralardan istedigin birsey var mi?
    Sevgiler:))

    Yanıtla
    • Cenk

      12 Ağustos 2012 ile 13:28

      Humeyra – Afiyet olsun. Lütfen zahmet etmeyin, teşekkürler.

      Yanıtla
  64. Aslı

    13 Ağustos 2012 ile 01:22

    Cenk Selam,

    Domatesleri görünce sorunun geleceğini tahmin ettim. Eğer sen de bu domatesleri sürekli temin etmek istersen cumartesi günleri Zekeriyaköy’de bir organik pazar kurulur. Saat öğlen 2’ye kalmadan bütün ürünler biter. Çevre semtlerde tarlası olan bayanlar gelip ürünlerini satıyorlar. Bayanlardan özellikle birinde, ki Şenay Hanım olur kendisi, bu domateslerden getiriyor. Tadı, kokusu ve rengi inanılmaz güzel. Dün geç gittiğimiz için malesef kalmamıştı ve bizi tarlasına davet etme inceliğini gösterdi. Bugün tarlasındaydık. Cenk, böyle bir şey olamaz. Tarlada aklımı kaybediyordum, herşey o kadar güzel ve taze ki. Topladığımız biberleri eve gelince ızgaraya koyduk ve inan bonfileden köfteden güzeldi. Tarlanın fotoğraflarını hemen bloguma koydum, hoş bu domateslerin fotoğrafları yok ama bu domateslerden orada var 😀

    Bir kasa aldık, her hafta 1 kasa alıyoruz. Aklımda ne zamandır bir gazpacho yapmak var ama henüz kısmet olmadı. Eğer sen de gelip görmek istersen yardımcı olurum, haber ver muhakkak.

    Sevgiler 🙂

    Yanıtla
    • Cenk

      15 Ağustos 2012 ile 16:37

      Aslı – Babamın yolladıklarıyla bile ne yapacağımı şaşırdım, buzlukta yer kalmadı. Ama yine de öneri için teşekkürler.

      Yanıtla
  65. emelll

    15 Ağustos 2012 ile 01:19

    google julia child’ın doğum gününü kutluyor : )

    Yanıtla
  66. Ayla

    15 Ağustos 2012 ile 01:42

    Slm hergün sayfana bakıyorum kitap haberi varmi diye;)
    Ama benim bir haberim var sana, bugün valrhona çikolatalarım
    Geldi, yeni beyaz çikolatalardan da istemiştim, ben erimesinden memnun kaldım,sana göndermişler sanırım, denedinmi,??? Çikolatayı seviyorum (malumunuz)
    Farklı cikolata& cikolatali tariflerini bekliyorum
    Hoscakalll

    Yanıtla
    • Cenk

      15 Ağustos 2012 ile 16:32

      Ayla – Evet, ben de yeni aldım ama henüz denemedim. Siz bana da gönderdiklerini nereden biliyorsunuz acaba?

      Yanıtla
  67. mehtap

    15 Ağustos 2012 ile 09:18

    cenk selam,
    google dan öğrendiğimiz kadarıyla bugün Julia Child’ın 100.d.günüymüş..
    Bugünü bir tarifle kutlamayacak mıyız?

    Yanıtla
  68. Nur

    15 Ağustos 2012 ile 13:47

    Cenk merhaba, bugün senin blogunu Julia Child için araştırma yaparken keşfettim ve çok hoşuma gitti verdiğin emekler. Seni tebrik ediyorum. Uzun yıllar İtalya’da yaşayan biri olarak ilginç yemek tariflerine çok ilgiliyim, yaptığın domatesli spaghetti sosuna pişirme işleminin sonuna doğru biraz fesleğen (basilico)yaprakları da eklerseniz mükemmel bir aroması olur, ne dersin?

    Yanıtla
    • Cenk

      15 Ağustos 2012 ile 14:26

      Nur – Elbette, neden olmasın. Sadece, bu sosta ön plana çıkması gereken tatlar tereyağı ve domates. Bir de soğan. Fesleğen bunların önüne geçecektir.

      Yanıtla
  69. zeynep

    15 Ağustos 2012 ile 22:47

    Bir makarna bu kadar artist olur vesselam.

    Yanıtla
  70. Martı

    17 Ağustos 2012 ile 17:21

    Söylemesi ayıp (değil) ben de çok iyi soslu makarna yaparım. 😉

    Yanıtla
  71. Basak

    18 Ağustos 2012 ile 09:16

    Suyunu ayirinca daha kolay oluyormus :-)))

    Yanıtla
  72. Ayla

    18 Ağustos 2012 ile 11:05

    Merhaba
    Takip ediyorum sizii:)

    Yanıtla
  73. cano

    22 Ağustos 2012 ile 15:38

    güzel sayfanizdan yeni haberdar olup, göz attim.
    bir makarnayi makarna yapan makarnanin kendisidir. barilla ve del cecco benim favorim.
    bir de her makarnaya da her sose olmuyor.
    eger pesto ile yapacaksaniz sa mafaldine benim favorim.
    bir de al dente olmasi, nedense türkiye de suyu kuruyana kadar kaynatiliyor.
    calismalarinzda basarilar

    Yanıtla
  74. Def

    24 Ağustos 2012 ile 18:54

    Sonunda babaannemin kıvamlı menemenini niye tutturamadığımı çözdüm sanırım. Domateslerin suyunu sıkıyordum ama çekirdekleri çıkarmak hiç aklıma gelmemişti.

    Yanıtla
    • Cenk

      24 Ağustos 2012 ile 19:54

      Def – Çok haklısın. İçine domates giren ve koyu kıvamlı olması tercih edilen her yemekte uygulanabilir. Menemen çok iyi bir örnek.

      Yanıtla
  75. zey

    27 Ağustos 2012 ile 16:33

    Merhaba. Tarifi görür görmez denemeye karar verdim ve haftasonu yaptım. Sonuç tatmin edici. Ama bir dahaki sefere tereyağı yerine zeytinyağı kullanmaya karar verdim. Bizim evdeki tereyağı biraz ağır koktu bana. Peyniri de yanlış hatırlamışım parmesan yerine mozarella aldım marketten. Olsun makarna her haliyle güzel ve başımın tacı. Tarif için çok teşekkürler.

    Yanıtla
  76. nes

    28 Ağustos 2012 ile 07:31

    “Bir domates sosu ne kadar farklı olabilir ki!!?” deyip denemek ve görmek istedim. Olabiliyormuş! Yalnız ben de 4 lt’yi geçtim 2 lt’lik bile bir tencere olmadığından sanırım makarnam çok az pişti. Kesinlikle tekrar deneyeceğim. Bu sefer soğanları da erken çıkarmayacağım :)) Teşekkürler Cenk…

    Yanıtla
  77. Sena ŞENSÖZ

    28 Ağustos 2012 ile 11:44

    Harika bir blog ! Ne kadar geç kalmışım keşfetmek için 🙁 Hemen iphone application ını da indirdim. Teşekkürler böylesine harika tarifler için.
    Sevgiler,
    Sena

    Yanıtla
  78. Rukiye

    28 Ağustos 2012 ile 16:33

    Cenk merhaba,

    Beğendiğim ve defterime eklediğim tariflerde kendimce ekleme yada değişiklik yapmadıkça nedense hep bir eksik var gibi geliyor bana. Bu tarifinede kekik ekledim. Soğanın verdiği lezzet gerçekten sosu sıradanlıktan çıkarıyor. Bizimle paylaştığın için teşekkürler.

    hoşçakal,

    Yanıtla
  79. Nuray

    31 Ağustos 2012 ile 12:45

    Merhaba Cenk Bey;

    Ben bu yıl keşfettim sitenizi maalesef.O da Pınar Hn sayesinde oldu.Okumadığım yazınız kalmamıştır sanırım artık.Kafama yatan tarifleri de sırayla ve vaktim oldukça denemeye başladım.Sıkı bir aşçı olduğumu söylerler.Tariflerde hata yapmayacağımı umuyorum.Sonuçları her tarifin altına yazacağım. Domates sosunu geçenlerde denedim.
    Sonuç mükemmeldi!

    Yanıtla
  80. Aysun

    02 Eylül 2012 ile 13:54

    Benim domates sosum da biraz baharatlı, ben ekstra olarak kekik ve fesleğen, biraz soya sosu, 1 ya da 2 küp şeker(domates adetine göre), rengi kırmızı olsun diye(bazıları öyle seviyor) bir çay kaşığı salça ekliyorum. Tereyağının da etkisi büyük tabi ki. Çok naif hoş bir tat oluyor, ne ekşi ne tuzlu ne tatlı. Tam ortası:)

    Yanıtla
  81. Keriman

    06 Eylül 2012 ile 13:19

    Soğanın sosa bütün atılıp çıkarılması harika bir fikir. Süzme mercimek çorbasında uyguladığım bir yöntem aslında ama domates sosunda uygulamak aklıma gelmemişti. Bir diş bütün sarımsak ve azıcık kekik ekledim örtmenim. Sarımsağı da soğanla birlikte çıkardim. Süper oldu. Teşekkürler!

    Yanıtla
  82. lezzetkimyası

    11 Ekim 2012 ile 16:20

    Harika bir yöntem denemeyi düşünüyorum teşekkürler

    Yanıtla
  83. lezzetkimyası

    16 Ekim 2012 ile 22:45

    Denedim güzel oldu. Teşekkürler

    Yanıtla
  84. Gamze

    29 Aralık 2012 ile 14:29

    Selam Cenk; senin 10 yıl önceki halini ben şimdi yaşıyorum. üniversite için Ankara’ya gelmiş bir yurtta 15-20 kişinin kullandığı mutfağı paylaşıyorum :).
    Bir makarna pişirirken bile ne kadar çok yanlış yapıyormuşuz. Domates mevsimi gelir gelmez uygulayacağım harika bir tarif.
    Yaşantılarınla süslediğin yemek tarifleri için teşekkürler. Yemek yapmak artık daha güzel 🙂

    Yanıtla
  85. betul

    29 Aralık 2012 ile 19:31

    Merhaba Cenk Bey, bu tarifi ilk paylaştığınızdan beri denemek istiyordum ama bir türlü vakit bulamamıştım. Domates mevsimi olmayan bu soğuk kış günlerinde annneannemin yazdan yaptığı domates sosu ile bugün denedim.İçine soğan ve tereyağını tarifinizdeki gibi uyguladım.Ve mükemmel oldu..!!Belki tarifi tamamen sizin verdiğiniz gibi yapsam daha da mükemmel olacak. Çok teşekkürler 🙂

    Yanıtla
  86. nesrin

    16 Mart 2013 ile 07:47

    Ben bu tarifle sucuklu menemen yaptım 🙂 Mmmmm … Ben ve diğer herkes bayıla bayıla yedik.

    Yanıtla
  87. Fatma

    21 Ağustos 2013 ile 09:23

    Cenk Bey Merhaba,

    Tariflerinizi sırayla yapıyorum, domatesli makarna
    muhteşem oldu, inanılmaz lezzetli

    Dometesin kabuklarını soymuyoruz değilmi ?

    Sevgilerimle,
    Fatma

    Yanıtla
    • Cenk

      25 Ağustos 2013 ile 19:15

      Fatma – Soymanıza gerek yok. Zaten rendeliyoruz. Ama sosun içine girmeyecekler.

      Yanıtla
  88. naz

    05 Ekim 2013 ile 21:35

    merhaba

    sosunuzu bu akşam yaptım . fesleğenli soslsra bayılan istanbulda üniversitede okuyan oğlum için konserve şeklinde küçük kavanozlara koyarak şişeledim harika oldu .. acaba feslegenide koyarak kavonozlara koysaydım sizce nasıl olurdu, durdukça fesleğenin kokusu çok baskın olurmu? çesaret edip koyamadım,size danışmak istedim …. teşekkürler,başarılarınızın devamı dileğiyle

    Yanıtla
    • Cenk

      10 Ekim 2013 ile 16:37

      naz – Ellerinize sağlık. Çok baskın olacağını sanmıyorum. Bir tanesine koyup deneseydiniz keşke.

      Yanıtla
  89. maşide

    31 Mayıs 2014 ile 11:46

    cenkk domateslerin suyunu ve cekirdelerini ayrı yere sıkıp rendelediğimiz domatesleri mi sos yapıyoruz ?

    Yanıtla
    • Cenk

      09 Haziran 2014 ile 12:46

      maşide – Evet.

      Yanıtla
  90. kaan

    08 Eylül 2014 ile 17:13

    merhaba cenk

    al dante’ye ulaşabilmek için en dogru süre nedir acaba , bazı tariflerde 2 3 dakika yazarken bazılarında 7-8 dakika olarak gözükmektedir.

    ilginize peşinen teşekkür ederim (:

    çok kıymetli ve süper bir iş yapıyorsun ellerine sağlık bunun içinde ayrıca teşekkür ederim.

    Yanıtla
    • Cenk

      30 Eylül 2014 ile 15:26

      kaan – Bu makarnadan makarnaya değişecektir. Paketlerin üzerinde muhakkak belirtilir. Tadına bakarak ilerleyebilirsiniz.

      Yanıtla
  91. Cigdem / Pepping Tummy

    21 Şubat 2016 ile 10:19

    Gecen yaz bahce domatesleriyle denedim, içine domates saplarini da katip sonra cikardim. Piserken mutfagi oyle bir koku sasiyor ki, tadina bakmak bahanesiyle sosun yarisini daha ocaktayken kasikladim. Itiraf ederim 🙂

    Yanıtla
  92. Ayşegül

    04 Aralık 2016 ile 23:23

    Sevgili Cenk,

    Makarnanızı bu akşam yapıp afiyetle yedim. Şanslıymışım ki soğanlar tavanın dibinde karamelize olup harika bir aroma ortaya çıkardılar.
    Blogunuzu 4-5 yıldır takip ediyor, zaman zaman tariflerinizi denesem de yalnızca okumak dahi beni çok heyecanlandırıyordu, ilk kez bir merhaba demek istedim. İlk defa gerçekten mutfağa ilgi duymaya başladığım zamanlar, ki bu 15-16 yaşlarıma denk geliyor, karşıma sizin blogunuz çıkmıştı, şimdi baktığımda kendimi daha şanslı hissediyorum. Doğru bi tabir mi bilmiyorum ama siz benim Julia Child’ım gibisiniz.

    Yanıtla
    • Cenk

      07 Aralık 2016 ile 13:09

      Ayşegül – Afiyet olsun! Beğenmenize çok sevindim.

      Yanıtla
  93. Yasemin

    20 Haziran 2017 ile 15:19

    Ellerinize saglik orucum ve bugun cnm inanilmaz makarna istedi.? domateslerin cekirdekleri cikarmadan olmazmi?biide domates salcasi kullanmiyormuyuz?sevgiler

    Yanıtla
    • Cenk

      26 Haziran 2017 ile 21:11

      Yasemin – Olur tabii ama o zaman biraz daha uzun süre pişirmek gerekir. Salça kullanmanızı tavsiye etmem.

      Yanıtla
  94. mervenur

    20 Temmuz 2019 ile 18:22

    Ben denedim biraz zahmetliydi ama gerçekten değdi . Tarif için çok teşekkürler

    Yanıtla
  95. Ata

    10 Eylül 2020 ile 22:45

    Artan sosu dolapta saklanıp daha sonradan kullanılabilir mi?

    Yanıtla
    • Cenk

      14 Eylül 2020 ile 13:38

      Elbette.

      Yanıtla
  96. Karden

    02 Aralık 2020 ile 21:46

    Merhabalar , bu sosu daha sonrasında saklayabiliyor muyuz? Saklayabiliyorsak ne kadar sure boyunca saklayabiliriz ? Simdiden teşekkürler.

    Yanıtla
    • Cenk

      03 Aralık 2020 ile 14:42

      Elbette saklayabilirsiniz. Buzdolabında 5 gün kadar, buzlukta da çok daha uzun bir süre dayanacaktır.

      Yanıtla
  97. Zeynep

    27 Şubat 2021 ile 15:53

    Merhaba Cenk Bey, geçenlerde bu tarifinizi yaptım ancak malzeme daha lezzetli olsun diye, yazdan konservelediğimiz küp domatesleri kullandığımdan, önerdiğiniz gibi suyunu sıkma fırsatım olmadı. Ne kadar haklıymışsınız bu basamakta. Domatesler bir türlü kıvam almadı ve kıvam almasını beklerken uzun piştikleri için, hafif salçamsı bir tat oluşmaya başladı. Ben de sizin gibi tadını kaybetmemiş az pişmiş daha tatlı domates soslarını severim. Bu yaz tam bahsettiğiniz gibi tekrar deneyeceğim. Tarif için teşekkürler, sevgiler!

    Yanıtla

Önemli:Bloguma bıraktığınız yorum, tarafımdan onaylandıktan sonra yayımlanacaktır. Yorum bıraktığınız yazı ne kadar eski olursa olsun, yorumunuzu gözden kaçırmam mümkün değildir. Yorumunuz soru içeriyorsa; yanıt verebilmek için yazıyı incelemem gerekebileceği için yayımlanması biraz gecikebilir. Sorunuzu sormadan önce lütfen aynı veya benzer bir sorunun daha önce sorulup sormadığını önceki yorumları tarayarak emin olunuz.

naz için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Birincil kenar çubuğu

17. BASKI (Mundi 4. BASKI)

Cafe Fernando - Bir pasta yaptım, yanağını dayar uyursun

Amazon // Can Yayınları // Kitapyurdu // diğer
The Artful Baker

Amazon US
Kindle // Apple Books // Google Play
Amazon UK // Amazon CA // Amazon AU

SOSYAL MEDYA

Instagram // YouTube // RSS
Facebook // Twitter // Pinterest

EKİPMAN

KÜTÜPHANEM

Footer

Best of Cafe Fernando

Ekşi Mayalı Ekmek

Asya Usulü Sebzeli Tavuk

Çilekli, Beyaz Çikolatalı ve Yoğurtlu Tart

İki malzeme, beş dakika, bir harika çikolatalı mousse

Limonlu Çörek

Domates Çorbası

COPYRIGHT © 2025 · Cenk Sönmezsoy