• Birinci navigasyona geç
  • Skip to main content
  • Birinci sidebar'a geç
  • Alt alana geç

Cafe Fernando

  • HAKKIMDA
  • YEMEK KİTABIM
  • ÖLÇÜLER
  • ARŞİV
  • EKİPMAN
  • ENGLISH

Portakallı Tavuk

PORTAKALLI TAVUK TARİFİ

Malzemeler

  • 4 adet tavuk budu
  • 1 su bardağı portakal suyu
  • 1/2 su bardağı soğan suyu
  • 1/4 su bardağı kahverengi şeker
  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • tuz ve karabiber

Yapılışı

  1. Bir gece önceden 4 adet orta boy soğanı rendeleyin. Soğanları bir kevgire koyup altına da orta boy bir kase yerleştirin. Rendelenmiş soğanlari tahta bir kaşığın arka tarafıyla bastırarak suyunu altındaki kaseye aktarın. Yaklaşık 1/2 su bardağı soğan suyu elde edeceksiniz. Tavuk butlarını cam bir kaseye koyup üzerine portakal suyunu, soğan suyunu ve kahverengi şekeri ekleyin. Karıştırıp üzerine streç folyo gerip buzdolabına koyun.
  2. Ertesi gün 1 yemek kaşığı tereyağını geniş bir tavada kızdırıp butları tavaya alın.
  3. Her tarafını eşit şekilde kızartın ve bir fırın kabına alın. Üzerini alüminyum folyoyla kapayın, tepesine birkaç delik açın ve 200 derecede 30 dakika pişirin.
  4. O pişerken tavukları kızarttığınız tavanın içinde kalan tereyağını dökün. Tavanın dibinde kalmış kararmış parçaları sakın atmayın. Bunlar tavuklar kızarırken derisinden akan ve sosuna muhteşem tat katacak parçalardır. Bu parçaları herhangi bir sıvı karışımla eritmeye deglaze deniyor.
  5. Tavukların beklediği karışımı tavanın içine dökün ve orta ateşte o kararmış parçaları kaşık yardımıyla bu suya yedirin. Şurup kıvamına geldikten sonra ateşten alın ve 1 kaşık tereyağı ekleyip eriyene kadar karıştırın. En son eklediğiniz bu tereyağı parçası sosun ipeksi bir kıvam almasına yarıyor.
  6. Fırında pişirdiğiniz butları servis tabağına alın ve üzerine sosundan dökün. Ben bu yemeğin yanına en çok bezelye püresi yakıştırıyorum.

21 Nisan 2007 · 87 Yorum Kategori: Tavuk Yemekleri Etiket: bezelye, portakal, portakallı tavuk, püre, tavuk

Previous Post: « Ahududulu Fıstıklı Tart
Next Post: Bahar geldi! »

Okuyucu Etkileşimi

87 YORUM

  1. Betul

    22 Nisan 2007 ile 18:18

    Merhaba Cenk, cok hos bir yemek, bu tur suyu ucurulmus soslari cok seviyorum..Bezelye puresinden de kisaca bahsedebilir misin?

    Yanıtla
  2. Cenk

    23 Nisan 2007 ile 08:15

    Merhaba Betul – Yorumun icin tesekkurler. Bezelye puresi icin taze veya donmus bezelyeleri ustu acik olarak ufak bir tencerede yuksek ateste 10-15 dakika kaynatip bir mutfak robotundan geciriyorsun. Ardindan ben bir de kevgire alip tahta kasigin arkasiyla bastirarak kabuklarindan da kurtuluyorum. Hala sicakken tereyagi, deniz tuzu ve taze cekilmis karabiberle karistirip servis yapiyorum.

    Yanıtla
  3. işitmekaybı

    23 Nisan 2007 ile 15:39

    Merhaba Cenk,enfess bir tarif yaa.Portakal nereden aklına geldi,eminim tadı çok güzeldir.Oldukça yaratıcı bir fikir,ellerine sağlık…

    Yanıtla
  4. hulya

    23 Nisan 2007 ile 21:44

    takdir ettim,siteyi,yemekleri cok begendim,
    basarilariniz devami dilegi…

    Yanıtla
  5. Arzu

    24 Nisan 2007 ile 11:33

    Merhaba siteniz bir harika tariflerinizi severek takip ediyorum.Ayrıca resimlerinizde süper.Ellerinize sağlık sevgiler…

    Yanıtla
  6. sibelin mutfağı

    24 Nisan 2007 ile 12:40

    merhaba cenk siteni çok beğendim. ismini görünce ilgimi çekti acabamı dedim ve tekrar dönüp profiline baktım. gerçekten yemek yapmaya meraklı bir beyle karşılaştım. tariflerinizde mükemmel deneyeceğim ve linklerim arasına seni alacağım sevgiyle kal

    Yanıtla
  7. Cenk

    24 Nisan 2007 ile 18:28

    Isitmekaybi, Hulya, Sibel – Guzel yorumlariniz icin cok tesekkurler!

    Yanıtla
  8. Cenk

    24 Nisan 2007 ile 18:31

    Arzu – Yorumun icin cok tesekkur ederim. Kugu eklerini gordum tebrikler.

    Yanıtla
  9. ahu

    27 Nisan 2007 ile 14:38

    Cenk Bey,
    Tuz ve karabiberi hangi aşamada kullanıyoruz?

    Yanıtla
  10. Cenk

    27 Nisan 2007 ile 22:10

    Ahu Hanim – Dogru soyluyorsunuz o kismi tarifte atlamisim. Tavugun icinde bekledigi karisimi ekledikten sonra tuz ve biberini de koyabilirsiniz.

    Yanıtla
  11. ahu

    30 Nisan 2007 ile 09:05

    Cenk Bey,
    H.sonu tarifinizi denedim. Esmer şeker yerine 1 yk beyaz şeker koydum. Ama maalesef sizin söylediğiniz gibi bi şurup kıvamı elde edemedim 🙁 Şeker miktarından olabilir mi?

    Yanıtla
  12. Cenk

    30 Nisan 2007 ile 09:30

    Merhaba Ahu Hanım,
    Evet şeker miktarını oldukça azalttığınız için şurup kıvamını tutturamamış olabilirsiniz. 1/4 su bardağı kahverengi şeker 4 yemek kaşığına denk geliyor. Yine de sosu yeterince ateş üzerinde suyunu buharlaştırarak azalttıysanız güzel bir sos olmuştur diye düşünüyorum.. Ne kadar süre boyunca sosu pişirdiniz bilemiyorum ama yanılmıyorsam kısık ateşte 30 dakka kadar pişmesi gerekebilir. Belki biraz aceleci davranmış olabilir misiniz?

    Yanıtla
  13. ahu

    30 Nisan 2007 ile 11:56

    Evet pişirme süresini en fazla 15 dak tutmuşumdur. Şeker miktarı da az. Olması için mucize gerekiyormuş 🙂 Bi daha sefere bu notlarınızı aklımda tutacağım. İlginiz için teşekkürler Cenk Bey

    Yanıtla
  14. Hakan

    24 Ocak 2008 ile 21:23

    Tarifi harfiyyen uyguladim (kahverengi seker yerine bildigimiz TOZ SEKER kattim- o haric). Tek kelimeyle MÜKEMMEL oldu. Esime süpriz yapayim demistim ve sayenizde epey öpücük aldim. Bezelye püresini de esim cok sevdi ama bana kalsa Pirinc pilavi daha iyi giderdi 🙂 yanina birde salata…

    Yanıtla
  15. Cenk

    24 Ocak 2008 ile 22:36

    Hakan – Çok memnun oldum. En sonunda tarifleri deneyen erkek bir okur da çıktı. Artık başka birşey istemem! Afiyet olsun.

    Yanıtla
  16. Geraldine Viel

    03 Şubat 2008 ile 20:05

    Merhaba,
    Tavuğu denedim. Çok lezzetli oldu. Ellerinize sağlık. Nacizane ben de kendi yaptığım bir tavuk tarifini vermek isterim: Tavuk butlarının derilerini soyup, mayoneze buluyoruz. Elimizle her tarafına dağıtıyoruz. Daha sonra da tavuk butlarını galete ununa buluyoruz ve fırında yaklaşık 1 saat, 170 derecede pişiriyoruz. Pişirirken üzerini kapatmıyoruz ve içine yerleştirdiğimiz borcama herhangi bir sıvı (yağ,su etc..) eklemiyoruz. Sadece sürenin yarısında butları çeviriyoruz. Bezelye püresinin kremalı ve daha sulu halini ben çorba olarak yapıyordum, püre hali de çok lezzetli oluyormuş. Ellerinize sağlık…

    Yanıtla
  17. Geraldine Viel

    20 Mart 2008 ile 20:30

    En son gene ben yorum yapmışım galiba:) Sizden ricam,fırında yapılacak balık için bana birkaç sos önerisinde bulunmanız.
    İnternette yaptığım araştırmalarda yabancı sitelerdeki tarifler çok malzemeli ve karışık, bizim sitelerde ise ben pek bişey bulamadım. Siz balık yanında kullanılacak sosların sadece isimlerini verseniz de yeterli, ben araştırmasını yaparım. Teşekkürler…

    Yanıtla
  18. Cenk

    21 Mart 2008 ile 13:57

    Merhaba Geraldine – Bence kullanacağın sos balığa göre değişecektir. Eğer yaptığın balık çok yağlı ve ağırsa (mesela somon) tavsiyem asit içeren limon, portakal vs. gibi meyvelerle birşey hazırlamak. Ben genelde somonu parşömen kağıdı içine limon ve portakal dilimleriyle koyup fırına veriyorum. Piştikten sonra balığı tabağa alıp geri kalan kendi kendine hazırlanmış sosu da üzerine gezdiriyorum (biraz daha zeytinyağı ekleyerek). Balığı tabağa almadan önce üzerine fırçayla bal sürüp 3-5 dakika daha pişirmeyi de deneyebilirsin. Bunun yanında bir diğer sevdiğim basit sos da rice vinegar, limon suyu ve chili biberi karışımı (genelde Thai restoranlarında olur).
    Eğer yapacağın balık hafifse o zaman da tereyağı bazlı bir sos deneyebilirsin. “Lemon butter sauce” sanırım bu sos tipinin en yaygın olanı. Bu soslar 1 çorba kaşığı tereyağıyla 1 çorba kaşığı unu pişirerek hazırlanan “roux” ile başlıyor. Ardından bu “roux” denen macunumsu kıvamdaki karışım balık suyu, süt ya da herhangi başka bir sıvıyla inceltiliyor. Gerisi tamamen yaratıcılığına kalmış.. Limon suyu, rendelenmiş zencefil, defne yaprağı, kapari, vs. aklına ne gelirse ekleyip ardından tereyağını azar azar ekleyerek çırpıyorsun. Umarım bunlar yardımcı olur.

    Yanıtla
  19. Geraldine Viel

    21 Mart 2008 ile 19:41

    Çok teşekkür ederim, zahmet edip uzun uzun yazmışsınız. Levrek yada çipra yapacağım, sanırım lemon butter sauce’u tercih edeceğim.
    Balıkları fırınlamadan alüminyuma tek tek sarıp portakal ve limon dilimleri koyarım, oluşan sosu roux’ya eklerim. Olur mu?
    Tekrar teşekkür ederim…

    Yanıtla
  20. Cenk

    21 Mart 2008 ile 22:22

    Merhaba – Bence güzel fikir! Sonuçları paylaşırsanız çok sevinirim.

    Yanıtla
  21. Geraldine Viel

    26 Mart 2008 ile 17:19

    Sonuç: Yağlı kağıda yerleştirdiğim somonların üzerine kenarları kesilmiş limon ve portakal dilimleri koydum. Pişince içinde bulunan yağı bir kapta topladım.
    1 çorba kaşığı tereyağ ve un ile roux hazırladım. İçine az beyaz şarabı, topladığım yağı ve az limon suyunu koydum.İnce kıyılmış maydanozu da ekledim. Balıkların üzerine döktüm. Oldukça lezzetli oldu. Teşekkürler…

    Yanıtla
  22. Cenk

    26 Mart 2008 ile 19:00

    Rica ederim. Ben birşey yapmadım ki.. siz kendi sosunuzu yaratmışsınız. En kısa zamanda denemek istiyorum bunu. Ellerinize sağlık.

    Yanıtla
  23. Özlem

    16 Mayıs 2008 ile 17:29

    Merhabalar,
    Burayi neden daha once kesfetmedim diye hayiflanip duruyordum. Konu balik ve sos olunca da yazmadan duramadim. Norvec `te balik genelde “sandefjord smør” denilen bir sosla servis edilir. Biraz yagli olmasina karsi muthis bir tad katar yemege.

    1,5 dl sut kremasi kaynatilir. Icine kup kesilmis 125 gr tereyagi yavas yavas yedirilip, bolca maydanoz ve limon eklenir.Tuz ve karabiberle tadlandirilip servis yapilir. Akiciligi fazla degildir bu sosun. icine maydanoz yerine biraz balik yumurtasi eklenince oldukca hos bir goruntu elde edilir.

    Cafe Fernando`yu cok begendim. Ellerine saglik diyorum, arada bir ugrar cafe lattemizi iceriz artik..

    Yanıtla
  24. sedat

    30 Mayıs 2008 ile 15:49

    Sevgili Cenk, dünden hazırladığım portakallı tavuğu bu akşam pişirdim. Çok lezzetliydi. Fakat maalesef çocuklarım sadece tavuk yediler, sos ve püreye dokunmadılar.Sanırım çocuklar için farklı bir tad. Bu yemek bana, yıllar önce yaşadığım Tahran’da sık sık yediğim FESENCUN isimli yemeği hatırlattı.O da içinde şeker tadı olan bir yemekti.Acemler itibarlı misafirlerine, evlerinde ikram ederlerdi.Devrin Cumhurbaşkanı Özal’a Sefarette verilen davette, bu yemeğin ikram edildiğini hatırlıyorum… Çok teşekkür ederim.

    Yanıtla
  25. Fazile

    14 Haziran 2008 ile 17:09

    Merhaba sevgili Cenk, ilk gün dört butla pişirdiğim portakallı tavuğa ikinci gün oniki butla devam ettik.. Bundan sonra tavuğu başka şekilde yiyebileceğimi zannetmiyorum.. teşekkürler, sevgiler

    Yanıtla
  26. Hülya

    22 Haziran 2008 ile 20:46

    Merhaba,
    Tebrik ederim çok güzel bir site. Tavuklar harika görünüyor denemek isterim, sıkma portakal yerine hazır portakal suyu kullansam olurmu acaba?

    Yanıtla
  27. Cenk

    23 Haziran 2008 ile 08:16

    Merhaba Hülya – Taze sıkılmış hazır portakal suyuysa evet ama konsantreden yapılmış vs. portakal sularını kullanmanızı tavsiye etmem.

    Yanıtla
  28. Hülya

    24 Haziran 2008 ile 21:24

    Doğrusunu isterseniz soruma bu kadar çabuk cevap alacağımı düşünmemiştim. Teşekkür ederim.Bundan sonra bende bu cafenin müdavimiyim:)

    Yanıtla
  29. secil paker

    07 Ağustos 2008 ile 14:11

    Cenk Bey, Ben bu tarifte tavuklarin bekledigi karisimi tavanin icine dokun kismini anlamadim?hangi karisimin icine? bir de bezelye puresi nasil yapiliyor?Resim super gorunuyor hemen denicem .
    Tesekkur ederim.

    Yanıtla
  30. Cenk

    07 Ağustos 2008 ile 18:22

    Seçil Hanım – Butların içinde beklediği karışımı (portakal suyu, vs.) butları kızarttıktan ve fırına attıktan sonra tavanın içine döküyorsunuz ve tavuklardan damlamış olan parçaları bu sıvı yardımıyla eritiyorsunuz. Bezelye püresi de aynen patates püresi gibi yapılıyor. Haşlayıp ezdikten sonra tereyağı ekleyip karıştırıyorsunuz. Şimdiden afiyet olsun.

    Yanıtla
  31. clementine

    05 Kasım 2008 ile 22:04

    deniycem

    Yanıtla
  32. liza

    23 Aralık 2008 ile 09:40

    tatlı ağırlıklı bir yemek blogu olması benim açımdan çok iyi ama hazır yılbaşı yaklaşırken bu bölüme salamura bir hindi tarifi gider bence:)
    Ben de tarifler arası dolanmamış olurum…

    Yanıtla
    • Cenk

      23 Aralık 2008 ile 16:40

      liza – Merhaba! Hindiyi pek sevdiğimi söyleyemem ama vakit bulabilirsem annemin bir tarifini yılbaşından sonra deneyeceğim. Güzel olursa paylaşırım.

      Yanıtla
  33. su

    25 Aralık 2008 ile 18:54

    babam somonu defne yaprağıyla yapardı; fırın tepsisine somon dilimlerini dizer, içlerine birer defne yaprağı batırırdı. sos değil gerçi ama inanılmaz güzel bir reha verir yemeğe. fazladan yağ da kullanılmadığından pek hafif olur. tabii defne yapraklarını yerken çıkarmak gerek, zehirliler keza..

    babamın bir de limonda levrek yapardı. bu sefer tencerede. levrekleri yarım limon suyunda yanında küçücük patateslerle pişirir, ocaktan almadan önce üzerine biraz maydanoz serpiştirip bir beş dakika daha verirdi. hem balığın o ağır kokusu kaybolur hem de pek lezzetli olur. servis yaparken zeytinyağı, limon ve maydonozdan (isterseniz bir de sarmısak) yapılmış sostan da gezdirirseniz daha yoğun bir tat oluyor.

    bir de ben hiç balıkla yemedim gerçi ama fransızların ‘beurre blanc’ı da tavuk ve kırmızı etle çok hoş oluyor. ben fırında fesleğenle pişirdiğim tavuk filetonun yanında kullanıyorum genelde. 3-4 incecik kıyılmış veya rendelenmiş soğan; 1/4 bardak beyaz şarap ve aynı miktar beyaz sirkeyle bir iki çorba kaşığı kalana kadar pişiriliyor. üzerine 3 çorba kaşığı krema eklenip orta ateşte tıngırdatılıyor. sonra 250gr tereyağı, çok hızlı erisin diye mikserle bu karışıma yediriliyor. en son da tuz&karabiber ekleyip eşkiliğine göre sirke veya tereyağ katabilirsiniz.

    haddimi aşmadım umarım..

    Yanıtla
  34. sevgisu

    27 Aralık 2008 ile 22:55

    evet, yaptım. tariflerinizi takip ediyorum, çok hoş anlatıyorsunuz. ama itiraf da edeyim, en sevdiğiniz yemeğin karnıyarık olmasını da çok rahat anlıyorum:))

    Yanıtla
  35. Cenk

    28 Aralık 2008 ile 18:58

    su – Haddini aşmak olur mu? Estağfurullah.. Ben okumaktan keyif aldım. Çok teşekkürler.

    sevgisu – Teşekkürler!

    Yanıtla
  36. gurkan

    24 Ocak 2009 ile 10:00

    tarif için teşekkürler

    Yanıtla
  37. melis

    22 Mayıs 2009 ile 11:10

    Ben bu siteyi nasil daha once kesfedememisim diye simdi cok uzuldum, cok basarili, ciddi bir site, tebrik ediyorum…

    Yanıtla
  38. özden

    12 Ağustos 2009 ile 15:12

    adam gibi bonfile bulamadığımız için (ki satılmazmış dışarda oteler felan alırmış ki 300 kiloluk karkasın 2 kilosu bonfile olsa evet çok değerli oluyo)bonfile adyla satılan hayvanın neresi olduğunu kestiremedim bi kısmıydı, aldık. tabiki hayvanın yaşı da geçkin olmalı ki sert olacağından, kivi sürmemiz önerildi komşu tarafından. bende ne bileyim kiviyi ince ince dilimleyip etlerin arasına koymuştum.puhahah etler lime lime olmuş her bir lif ayrılıyordu et pişerken. ööle bi rezalet yaşamışlığımız var. bu tarifta kullanılan portakal suyu eti paralamıyormu? aslında tarifi goggle dan resimlerin içinde portakallı ördek ararken buldum. ördek ne kadar dayanıyor buna bilmem ama but dayanıyormu? bide aklıma hep galvanizlemek diye gelen bir kelime var ki. yani o durum da kanserojeni lezzetlendirip mideye indirmekten farksız. (ama zaten hangi bi gıda çiğ haliyle bile zararsız ki:), ye gitsin olayı…

    Yanıtla
    • Cenk

      12 Ağustos 2009 ile 15:35

      özden – Bu eski bir yazı ama portakal suyu tavuğun etini çok fazla paralamıyor diye hatırlıyorum.

      Yanıtla
  39. duygu

    24 Eylül 2009 ile 14:35

    selam.bu akşam deneyeceğim de but yerine kanat veya kuşbaşı kullanılamaz mı?yani illa ki derili birşey mi kullanılmalı lezzeti açısından?

    Yanıtla
    • Cenk

      25 Eylül 2009 ile 11:29

      duygu – Kullanabilirsin elbette. Afiyet olsun.

      Yanıtla
  40. ayla iran

    12 Ekim 2009 ile 22:51

    cenk bey sizi bugun su sorularimla yordum . bu tarif cok cok hosuma gitti. ama bizim sehirde kahve rengi seker yok beyazi olurmu?

    Yanıtla
    • Cenk

      12 Ekim 2009 ile 23:13

      Ayla Hanım – Rica ederim. Beyaz şeker de olur ama size tavsiyem ek olarak eğer bulabilirseniz üzüm pekmezi de ekleyin.

      Yanıtla
  41. jame

    10 Kasım 2009 ile 15:38

    portakallı tavuk çok güzel denemeye değer herkese tavsiye ediyoruuuuuum.

    Yanıtla
  42. ayla iran

    19 Ocak 2010 ile 08:10

    cenk bey tavuklar deri ile mi sos icine yatacak?

    Yanıtla
    • Cenk

      19 Ocak 2010 ile 12:12

      Evet Ayla Hanım.

      Yanıtla
  43. Yonca

    07 Nisan 2010 ile 14:25

    Tarifi dun aksam denedim… Misafirlerim vardi… Yanina pirinc pilavi ve yesil salata ile ikram ettim. Salataya sogan koymadik tavugun tadini daha rahat alalim diye. Tarife harfiyen uydum ama son asamada soya sosu koymamak icin zor tuttum kendimi.. 🙂
    Bu tarifi tabii ki sizi referans gostererek yayinlamak isterim sakincasi yoksa?
    Bu arada rejim de gitmis oldu 🙂

    Yanıtla
    • Cenk

      07 Nisan 2010 ile 17:02

      Yonca – Afiyet olsun. Kendi fotoğrafını kullandığın sürece elbette yayınlayabilirsin. Çok memnun olurum.

      Yanıtla
  44. Yonca

    07 Nisan 2010 ile 23:25

    Elbette kendi fotogralarimizi kullanacagiz 🙂 Neyse ki tavuklari mideye indirmeden fotograf cekmeyi hatirlayabildim 🙂
    Bu arada tarifin icinde karabiberi koyacak yer yoktu ve tereyağı bolca kullanıldığı için tavukların derilerini çıkartarak uyguladım tarifi.
    Yemek yaparken benc eonemli olan malzemelerin “kaliteli” seçilmesi. Tereyağı ev tereyağı, tavuklar kasaptan alınma, portakallar Antalya’dan ve tarif Cafe Fernando’dan olunca sonuc da sahaneydi 🙂 Sevgiler…

    Yanıtla
  45. byd

    18 Mayıs 2010 ile 11:47

    günlerdir glazed chicken tarifi arıyordum…Bence tavuk eti ile yapılabilen en güzel yemek.ancak ben ballı tariflere rastlamıştım..portakallı tarif çok iyi oldu..Sınavlarım biter bitmez pişireceğim ilk yemek olacak. 😀

    Yanıtla
  46. aysun

    08 Haziran 2010 ile 07:13

    Cenk bey,
    Berlinde evine misafir olduğumuz arkadaşım ananaslı tavuk sote yapmıştı.Ananas ve tavuk ya da pişmiş ananas fikri çok acayip gelsede, yemeğin oldukça hoş bir tadı olduğunu kabul etmeliyim.Sanırım sizinki de böyle başlangıçta kulağa tuhaf gelen ama güzel bir yemek.

    Yanıtla
  47. Sema Gür

    18 Kasım 2010 ile 20:37

    Sevgili Cenk Bey,

    blogunuzu büyük ilgiyle okuyorum,
    Yılbaşı hindisi tarifini bulamıyorum, bu tarife nasil ulasabilirim?

    yeni emekli ogretmen
    Sema

    Yanıtla
    • Cenk

      21 Kasım 2010 ile 03:27

      Sema Gür – Maalesef sitede henüz yılbaşı hindisi tarifi yok.

      Yanıtla
  48. emir

    23 Şubat 2011 ile 20:42

    Devil’s food cake’den sonra denediğim ikinci tarifiniz. Mayıs ayında kısmetse maslakda bulunan profesyonel bir aşçılık okulunda eğitime başlayacağım ve şimdiden değişik tatlara ve mutfaklara kendi çapımda pratik yaparak hazırlanmaya çalışıyorum. Şeytan çikolata giyer’i yapmaya ilk başladığımda (ki ilk pasta denemem olur kendileri) o güzel görüntüyü elde edebileceğime inanmıyordum. Herşey bitip buzdolabına koyduğumda ve tadına baktığımda, güzel birşeyler yapabilmek baya keyiflendirdi beni. Şuan tavuklar sosun içinde bekliyor, yarın sonucu yazarım (:

    Yanıtla
  49. emir

    24 Şubat 2011 ile 20:23

    az önce bitirdim ve hemen tadına baktım. Yemeği tadan bazı arkadaşlarım portakalın hafif tatlı yapısından olsa gerek, alışık olmadıkları için garip buldular ama ben açıkçası çok beğendim. Tabi ufak hatalarım oldu. 30 dakika kadar kısık ateşde hazırladığım sosu karıştırarak pişirdim ama şurup kıvamını bilemediğim için pek bir farklılık hissedemedim. Şekeri tarifte bahsedildiği gibi 1/4 su bardağı esmer şeker olarak koydum. Belki de fazla kısık pişirmişimdir:)

    Yanıtla
  50. esra

    02 Mart 2011 ile 16:10

    kesinlikle HARIKA… tatli tuzlu soslardan hoslananlar icin mukemmel..2011 yılbası yemegi icin arkadaslarımızla birlikte kız kardesime davetliydik.. biraz erken gidip geceden sosa koydugum portakallı tavugu pişirdim. Ayrıca bir tavuk yemegi daha yaptım , Gordon Ramsey’nin Chicken tikka masala(Acı,Baharatlı,domatesli sosları sevenler için) yaptım ve hepsi muhtesemdi. Kız kardesimin yaptıgı kuru patlıcan dolmaları, kırmızı biber sarmaları ,diğer mezelerin ve ana yemeginin önüne geçip davet sahibi olmamama karsın yemek boyunca benim tavuk yemeklerim konusuldu sayenizde cok ovgu aldım.. Daha önce denediğim hiçbir tarifinizde husrana ugramayıp, her defasında ovguler almama yardımcı oldugunuz için sonsuz tesekkurler.. Çevremdekilere simdiden kitabınızın reklamını yapıyorum ve sabırsızlıkla bekliyorum.. Beni mukemmelliyetci olarak tanımlarlar ama ben sizin yanınızda sıradan biriyim… Detaycılıgınıza hayranım.. Sevgilerle..

    Not: Yıllardır sizi sessiz takip ediyordum,yorum bırakmıyordum ancak yorumların cok yardımcı oldugunu gördüğüm için artık denediğim tariflerde olumlu olumsuz kısımları belirtmeye karar verdim.

    Ayrıca nacizane bir fikrimi paylaşmak istiyorum.. Turkiye’de bulunmayan bir çok urunu yurt dısında nerede ve nasıl bulunabileceğini biliyorsunuz. Şirket tecrübenizde var.. Sonucta kullandıgınız bir çok malzemenin ithalatını yapabilirsiniz. Stoklu gitmeden size gelen sipariş üzerine yurt dısından getirtebilirsiniz . Bir musteri olarak ben gelmesi için beklemeye razıyım.. hem bu durumda shipping maliyetinide dusurmus oldugunuz için bizde avantajlı yararlanabiliriz.. Potansiyel musterileriniz oldugu için hızlı bir şekilde pazara girersiniz.. Bunu eminim dusunmussunuzdur.. Sadece boyle bir dusunceniz varmı ? yoksada nedenini oğrenmek isterim..
    cok uzun bir mesaj oldu, kusurama bakmayın zamanınızı aldım. İyi çalışmalar

    Yanıtla
    • Cenk

      11 Mart 2011 ile 13:15

      esra – Tarifleri beğenmenize çok sevindim. Buna yakın bir düşüncem vardı fakat gözüktüğünden çok daha fazla zaman ve yatırım gerektirdiği için başka bir bahara erteledim.

      Yanıtla
  51. özgecan

    27 Mart 2011 ile 21:43

    cenk bey merhaba. çok basit bir soru olacak ama fırın tepsisi yerine borcamda pişirsem olur mu? pişme süresi ya da sıcaklığında bir değişiklik olur mu?

    Yanıtla
    • Cenk

      28 Mart 2011 ile 01:25

      özgecan – Olur tabii, herhangi bir değişikliğe gerek yok.

      Yanıtla
  52. Ebru Selçuk

    29 Aralık 2011 ile 23:24

    Cenk merhaba,

    Fotoğraf süper gözüküyor. Bu tarifi yılbaşı için hazırlamayı düşünüyorum.

    Tarifte 4 tavuk budu kullanılmış ama biz biraz kalabalık olacağız ve 20 tavuk buduna ihtiyacım olacak. Bu durumda herşeyin 5 katını kullanmak gerekir mantıken ama 20 adet soğanı rendelemek çok ürkütücü görünrdü gözüme bir orta yolu bulunur mu? 🙂 önerin varsa çok makbule geçer.
    Teşekkürler

    Yanıtla
    • Cenk

      03 Ocak 2012 ile 12:52

      Ebru Selçuk – Kusura bakmayın biraz geç dönüyorum sorunuza… Evet, 20 tane soğan çok mantıksız olacaktır. Belki 5 tanesi işinizi görür. Sonunda neye karar verdiniz? Nasıl oldu?

      Yanıtla
  53. Ebru Selçuk

    03 Ocak 2012 ile 14:05

    🙂 6 soğan kullandım, leziz oldu. Yılbaşı için gayet uygun bir yemekmiş. Tarif için teşekkürler

    Yanıtla
  54. Soner

    25 Ocak 2012 ile 11:13

    Tavuklar enfes oldu. Tarif için teşekkürler. Bezelye püresini tarçın ve çiğ krema ile denemeni tavsiye ederim enfes oluyor.

    Yanıtla
  55. munevver

    03 Nisan 2012 ile 18:47

    ellerine sağlık meyveli yemekleri çok severim yemeklerime portakal limon rendeleri hep koyuyorum kokuları yemeğe ayrı lezzet katıyorbalılarada karamalalaşmık soğan koyuyorum muhteşem oluyor
    siz ne yeparsanız güzel olur

    Yanıtla
  56. Hatice

    24 Ağustos 2012 ile 09:41

    Aklıma düştü bu tarif, markette portakal bulup tarifi denedim. Marinasyon karışımı tavuğa müthiş bir lezzet kattı; pamuk gibi ve çok leziz oldu; miss!! Diyeti nedeniyle hergün tavuk ve et yiyen eşimi, Cafe Fernando sayesinde bambaşka bir lezzet boyutuna taşıdım 🙂 Şükran borcumdan dolayı bu yorumu bırakmadan geçemedim 😉 Teşekkürler Cenk paylaşımların için..

    Yanıtla
  57. Hatice

    24 Ağustos 2012 ile 09:42

    Yanlız soğan rendelemek ve kevgirden gecirmekten nefret ediyorum :(( Yok mudur bunun bi muadili?

    Yanıtla
    • Cenk

      24 Ağustos 2012 ile 11:20

      Hatice – Afiyet olsun. Muadili ne olabilir ki?

      Yanıtla
  58. Sanem

    31 Aralık 2012 ile 03:12

    Ben soğanı rendelemek yerine rondodan geçirdim, ondan sonra tahta kaşıkla kevgirden geçirdim.
    Harika tarif için teşekkürler.

    Yanıtla
  59. Asuman

    24 Şubat 2013 ile 20:13

    Çok teşekkürler Cenk. Bu akşam yaptım ve harika oldu. Sosunu çok beğendim. Soğan çok ağlattı ama değdi:)

    Yanıtla
  60. canan

    18 Kasım 2013 ile 15:17

    Yaklaşık 7-8 aydır bağımlısı oldum sitenizin.Ancak daha tarifleri denemeye başlamadım.5-6 tarifi listeme aldım,bu tavukla başlamak istiyorum .Ama eşim değişik tatlara açık değil.Acaba tadı bildiğin şekerli mi oluyor.Tadı hakkında biraz yorum almam mümkün mü?

    Yanıtla
    • Cenk

      18 Kasım 2013 ile 16:05

      canan – Üzerinden çok zaman geçti, tam hatırlayamıyorum ama bir miktar tatlı olması lazım.

      Yanıtla
  61. Nurşen Aksoy

    06 Aralık 2013 ile 09:09

    Merhabalar Cenk bey,sizi hayranlıkla takip ediyorum.Dün akşam tavuğunuzu denedik.Süper oldu.Bende daha önceleri tavuk göğüslerini portakal suyunda marine edip ,ızgarada pişirmiştim.Çok güzel olmuştu..Sizin tarifinizlede muhteşem bir yemek oldu,sadece tavuğa taze biberiye ve esmer şeker yerinede bal ekledim..Tarif için çok teşekkürler..Yeni tariflerinizi heyecanla bekliyorum..İzninizle kendi fotoğraflarımla blogumda kullanmak isterim.Yorumunuzu bekliyorum..sevgiler.

    Yanıtla
    • Cenk

      07 Aralık 2013 ile 17:53

      Nurşen Aksoy – Kendi fotoğraflarınız ve kelimelerinizle anlattığınız sürece blogunuzda paylaşabilirsiniz. Afiyet olsun.

      Yanıtla
  62. Gökçe

    01 Mart 2014 ile 09:38

    Cenk bey tuz ve karabiberi butların üstüne dökeceğimiz sosa mı koyuyoruz yoksa fırına vermeden önce butlara mı?

    Yanıtla
    • Cenk

      19 Mart 2014 ile 18:41

      Gökçe – Pardon, atlamışım – sosa koyacaksınız.

      Yanıtla
  63. deniz

    20 Temmuz 2014 ile 22:26

    Cenk merhaba, tavuk tarifleri ararken aklıma geldi blogunda gormustum bu tarifi cook onceden. Seni gercekten canı gonulden tebrik ediyorum, ölümsüz tarifler yaratıyorsun. Bu tarifin uzerinden tam 7 sene gecmis ama hala deneyenler, soru soranlar, ve enfes sonuca ulasanlar var,. Herkes tarif yazar ama Cafe Fernando zamansız tarifler yaratır. Ellerine emegine saglık..
    P.s. Kitabın tek kelimeyle MUHTESEMM olmus:)

    Yanıtla
  64. Dicle

    27 Aralık 2014 ile 21:25

    Selamlar,
    Bu tarifi şeker yerine pekmez veya balla yapabilir miyiz? Miktar için ne önerirsin?
    Teşekkürler

    Yanıtla
    • Cenk

      29 Aralık 2014 ile 10:26

      Dicle – Elbette. Aynı miktar.

      Yanıtla
  65. Nejla

    09 Haziran 2015 ile 18:46

    Cenk bey alüminyum folyo yerine ne kullanabiliriz? Malum kanserojen…

    Yanıtla
    • Cenk

      15 Temmuz 2015 ile 14:52

      Nejla – Yağlı kağıt kullanabilirsiniz.

      Yanıtla
  66. munevver

    20 Mart 2016 ile 02:50

    ellerine sağlk harka çok beğendim

    Yanıtla
  67. Ayşegül

    10 Haziran 2016 ile 09:22

    Merhaba, ben yemek yapma konusunda oldukça deneyimsizim. Bu sebeple basit bir soru olabilir ama ben gözümde canlandıramadım. Tavukların brklediği suyun tamamını mı sosa koyacağız? Su biraz fazla görünüyor ondan emin olamadım, bir de portakalların posalarıda içinde yapmıştım ben sıkıntı olur mu? Sonrada geldi aklıma. Tarifi bu akşam hazırlıyorum umarım crvap yetişir 🙁

    Yanıtla
    • Cenk

      21 Haziran 2016 ile 18:54

      Ayşegül – Evet tamamını tavada şurup kıvamına gelene kadar pişireceksiniz. Posası olmasa iyi olurdu; eğer mümkünse süzgeçten geçirin. Cevabım gecikti, kusura bakmayın.

      Yanıtla
  68. munevver

    29 Haziran 2016 ile 12:36

    oğlum sen negüzel yemekler yapıyorsün senin hanımın yaşadı sen yapıcn hanım yeyecek maşallah elinden herşey geliyor allah sıhhat versin daha güzellere imza atarsın buda teyzenden sana dua olsun annene benden selamlar

    Yanıtla
  69. munevver

    15 Mart 2017 ile 13:54

    her yemeğin çok güzel kutlarım annene günderdiğim selamları söylüyormusun üzerine boç olur şölemessen

    Yanıtla
  70. bahar

    21 Ekim 2018 ile 18:23

    Bugun bu tarifi yaptim ve az once hepsini bitirdik, tek kelimeyle mukemmel oldu. Biz tadini barbekü sosa benzettik, cok sekerli olur diye cekinmistim ama iyiki yapmisim, sen de iyiki paylasmissin. Bugune kadar denedigim tum tariflerin istisnasiz harika oldu. Cok tesekkurler.

    Yanıtla

Önemli:Bloguma bıraktığınız yorum, tarafımdan onaylandıktan sonra yayımlanacaktır. Yorum bıraktığınız yazı ne kadar eski olursa olsun, yorumunuzu gözden kaçırmam mümkün değildir. Yorumunuz soru içeriyorsa; yanıt verebilmek için yazıyı incelemem gerekebileceği için yayımlanması biraz gecikebilir. Sorunuzu sormadan önce lütfen aynı veya benzer bir sorunun daha önce sorulup sormadığını önceki yorumları tarayarak emin olunuz.

hulya için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Birincil kenar çubuğu

17. BASKI (Mundi 4. BASKI)

Cafe Fernando - Bir pasta yaptım, yanağını dayar uyursun

Amazon // Can Yayınları // Kitapyurdu // diğer
The Artful Baker

Amazon US
Kindle // Apple Books // Google Play
Amazon UK // Amazon CA // Amazon AU

SOSYAL MEDYA

Instagram // YouTube // RSS
Facebook // Twitter // Pinterest

EKİPMAN

KÜTÜPHANEM

Footer

Best of Cafe Fernando

Vişneli Kek

A l’Etoile d’Or – Paris

Çikolatalı ve Portakallı Kek

Tahinli ve Leblebili Brownie

Vietnam Kahveli Dondurma

Brownie

COPYRIGHT © 2025 · Cenk Sönmezsoy