Sonbaharın başından beri her Salı sabahı 4. Levent’teki semt pazarına uğruyorum. Pazarda satılanların çoğunluğunun süpermarketlerdeki sebze ve meyvelerden pek bir farkı yok. Ama birkaç tezgah var ki, geri kalanların hepsine bedel. Bunların başında da tezgahını genelde camiiye yakın olan girişte açan Emine Hanım geliyor.
Babam tanıştırdı. Karadeniz’e has, kokulu İzabel üzümünün müptelasıyım. Emine Hanım bu üzümü pazara 10 dakika yürüme mesafesindeki evinin bahçesinde yetiştiriyor. Üzümün mevsimiyken hem yemek hem de tarif denemeleri yapmak için istisnasız her hafta eve en az 3 kilo üzümle döndüm. Maydonozları da sevdiğim ufak yapraklı cinsten. Salatalıkları minnacık, kütür kütür. Babam bir de biberlerine hayran. Ben ise yabani semizotuna.
Emine Hanım’ın dışında, bir de pazarın orta yerine doğru tarifsiz güzellikte domatesler satan bir amca var ama o domateslere ulaşmak pek o kadar kolay değil. Önünden geçerken görmenize imkan yok. Pazarı babamla dolaşmanız gerekiyor. Bir selam verip kendi tezgahıymış gibi arkaya geçiyor, orada bir yerde gizlenmiş kasanın üzerindeki kağıdı kaldırıp tek tek seçerek poşetini dolduruyor.
Yazın yolladığı şu domates tam 700 gram geliyordu; üç öğünde ancak bitirebildim.
Bayramdan önceki hafta yine pazara uğradım. Emine Hanım artık kokulu üzümün son haftası olduğunu söyleyince bana ayırdığı sepetin 5 kilosunu alıp parasını ödedim. “Şöyle bir aşağıya doğru yürüyüp geleceğim, dönüşte poşetleri alırım.” dedim, tam arkamı döndüm gidiyorum, “Bu haftaki ıspanak harika, ister misin?” diye sordu. Önce, o beş kilo üzümü yıkayıp ayıkladıktan sonra bir kısmını paketleyip bir kısmıyla da tarif deneyeceğim için, ıspanakları alıp evet getirmek, defalarca sirkeli sudan geçirip yıkamak, ayıklamak, kurutmak ve paketlemek gözümde büyüdü, almak istemedim.
Pazarın diğer ucuna kadar yürüdüm, evdeki bütün tel süzgeçlerin canına okuduğum için yenilerini aldım, dönerken de size anlata anlata bitiremediğim “A Platter of Figs” kitabındaki David Tanis’in Ispanaklı Kek’i aklıma geldi, karar değiştirip 5-6 bağ da ıspanak aldım.
Tarifin kitaptaki adı ıspanaklı kek, ama bana soracak olursanız bir kek değil. Nasıl pişirildiğini görmeden tadına baksaydım ıspanaklı sufle derdim herhalde. Ama sufle de değil. Gerçi yumurta beyazlarını ayrı çırpıp eklerseniz, tarif kolaylıkla sufleye de çevrilebilir.
Neyse, orijinal tarif ince kıyılmış pırasaları zeytinyağında yumuşayana kadar çevirmekle başlıyor. Sonra ıspanakları atıp sadece yumuşayıp sönene kadar kısık ateşte karıştırıyorsunuz. Ardından yumurta, süt ve baharatlarla beraber blenderdan geçirip bir kaba döküyorsunuz, üzerine biraz peynir serpip fırına veriyorsunuz.
Evde pırasa yoktu, yerine soğan kullandım. Tarifte ıspanaklar piştikten sonra saldıkları suyla birlikte blendera aktarılıyordu ama okuduğum blogların birinde bu suyun çok fazla geldiği ve kekin altının ıslak kaldığı uyarısı vardı, onu dinleyip iyice süzdüm. Ispanaklar yaklaşık 1,5 su bardağı su bıraktı. Buna rağmen oldukça nemli bir sonuç aldığımı düşünürsek süzmeden yapılınca ortaya nasıl bir şey çıkacağını merak ediyorum.
Bu artan suyu da “cimri işi sebze suyu” yapmak üzere paketleyip buzluğa kaldırabilirsiniz. Cimri işi sebze suyu da tamamen uydurma bir tarif. Yemeklerde ve salatalarda kullandığınız sebzeleri soyduktan sonra kabuklarını, maydonozları ayıkladıktan sonra geriye kalan saplarını ve buzdolabında bozulmaya yüz tutmuş sebzeleri atmak yerine kocaman bir buzluk poşetinde biriktirmeye başlıyorsunuz. Buzlukta sakladığınız bu poşette bir tencereyi dolduracak kadar malzeme birikince de işte bu tip sebze haşlama suyu vs. gibi değerlendirmek üzere ne sakladıysanız ekleyip belki biraz da sarımsak, soğan, ve taze zencefil ilave edip cimri işi bir sebze suyu elde ediyorsunuz. Şu sebze suyu kadar lezzetli bir şey ortaya çıktığını iddia edemem ama en azından çöpe gideceklerine birkaç yemeği tatlandırabilir ya da güzel bir çorbaya zemin hazırlamış olursunuz.
Ispanak katmanının yumuşak dokusuyla tezat oluşturması için de fırında tepesi kabuk bağladıktan sonra çıkartıp üzerine ufalanmış ekmek ve incecik rendelenmiş peynir karışımı serpip pişirmeye devam ettim. En baştan serpmek de mümkün ama 15 dakika sonra kabuk bağladıktan sonra serpip pişirmeye devam edince hem ekmek ve peynir karışımı ıspanağın nemini çekmediği için kıtır kıtır kaldı, hem de gereğinden fazla pişip kararmamış oldular.
Fırından çıktıktan 15 dakika sonra, hala sıcakken servis etmenizi öneririm.
Diğer sebzelere de kolaylıkla uyarlanabilecek bir tarif. En kısa zamanda balkabağıyla denemeyi düşünüyorum. Deneyecek herkese şimdiden afiyet olsun.
ISPANAK GRATEN TARİFİ
Tarif, David Tanis’in “A Platter of Figs” kitabından uyarlanmıştır.
Malzemeler
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı
- 1 adet orta boy kuru soğan
- 700 gram ıspanak
- 2 tatlı kaşığı deniz tuzu
- 4 adet yumurta
- 1,5 su bardağı süt
- Taze çekilmiş karabiber
- 1 su bardağı (50 gram) ufalanmış bayat ekmek içi
- 1/3 su bardağı (20 gram) incecik rendelenmiş Parmesan peyniri
Yapılışı
- Soğanı yarım ay şeklinde doğrayıp zeytinyağıyla birlikte büyük bir tencerede orta ateşte yumuşayana kadar kavurun. Ardından ocağın altını kısıp yıkayıp süzdüğünüz ıspanakları ve 1 tatlı kaşığı tuzu ekleyin, tencerenin kapağını kapatın ve tencereyi tepeleme dolduran ıspanaklar buharın etkisiyle sönüp yumuşayana kadar, arada karıştırmak suretiyle 5 dakika kadar pişirin. Ispanakların bu aşamada tam olarak pişmesine gerek yok, sönsünler yeter.
- Fırınınızı önceden 200 derecede ısıtmaya başlayın.
- Bir karıştırma kabının üstüne süzgeç oturtup tenceredeki harcı üzerine dökün ve tahta kaşığın arkasıyla bastırarak suyunun alttaki kaba damlamasını bekleyin. Benim harcım yaklaşık 1,5 su bardağı su bıraktı. Bu suyu dilerseniz yukarıda bahsi geçen cimri işi sebze suyu yapımında kullanmak üzere paketleyip dondurabilirsiniz.
- Suyunu iyice süzdüğünüz harcı, tuzun geri kalanını (1 tatlı kaşığı), yumurtaları, sütü ve dilediğiniz kadar çekilmiş karabiberi bir blenderın haznesine aktarın ve 1-2 dakika kadar yüksek hızda çalıştırın. Eğer blenderınız yoksa malzemeleri bir tencereye aktarıp el blenderıyla da çekebilirsiniz.
- 20*26 cm büyüklüğünde dikdörtgen bir fırın kabını çok az zeytinyağıyla yağlayıp harcı kaba dökün ve 200 derecedeki fırına verin.
- Fırına verir vermez tepesi için gerekli peynir ve ekmek içlerini bir kasede harmanlayın.
- 15. dakikada fırın kabını fırından çıkartın peynir ve ekmek karışımını tepesine yayın ve tekrar fırına verin. 25 dakika kadar daha pişirip fırından alın.
- Oda sıcaklığında 15 dakika kadar soğumasını bekledikten sonra dilimleyip servis edin.
Derya
Sevgili Cenk yine enfes bir lezzet paylaşmışsın ellerine sağlık sevgiler.
umitko
Şahane görünüyor, elinize sağlık. Bu haftasonu deneyeceğim.
Eminim siz de bir sürü çeşidi vardır ve çoğu farklı yerlerdendir ama bu harika tabaklardan nerde bulabilirim?
funda
Cenk merhaba,
Aralık ayına girdik nihayet.Senden heyecanla beklediğim tek şey Yılbaşı Pastası.hani şu hazırlıklarına üç beş gün önce başlayıp harikalar yarattığın pastalardan.
Ispanak Graten de bir harika olmuş,eline sağlık.2 yaşındaki kızım ıspanağı çok seviyor,eminim buna da bayılacak.
Selamlar
funda
Işın
Başlığı görünce nasıl mutlu oldum anlatamam. Sebze ve tuzlu seven okurlarını çok heyecanlandıracak bir tarif bu, hele benim gibi ıspanak tutkunlarını. Benzer bir tarifi mücver şeklinde, belnderdan geçirmeden yapıyorum ama bu tarifin tadı da kıvamı da çok farklı olur sanırım. Ispanak menülerime bir yenisini eklediğin için teşekkürler !
meltem
Cenk bey kusura bakmayın çok tuhaf bir soru mu olacak bilmiyorum ama ıspanakları bütün olarak mı pişireceğiz?
seda sez
daha yaziyi okumadan yaziyorum, dayanamicam goruntu mukemmel… simdi okuyabilirim 🙂
Defne
Merhaba 🙂
Siz bu tarifi yayınladıktan 10 yıl sonra bugün ıspanaklı grateni denedim ve yine her tarifinizde olduğu gibi biraz şaşkınım. Bir ıspanak bu kadar mı güzel bir hale gelir. Kolay da bu tarif, ayrıca yeni trend #glutensiz de olur ekmek kırıntısının cinsine göre. Sevgiler…
Melisa
Cenk, yeni yazin beni çok mutlu etti. Hemen mutfaga kosup tarifi denemeden önce tesekkur etmek istedim. Iyi ki yazmissin ben de tam bugun dolaptaki ispanaklari ne yapacagimi kara kara dusunuyordum.Tarif süper ellerine saglik,kalemine kuvvet…
gül ipek
Sonbahara yakışır bir lezzet ve görüntü hatta kırıntılar muhteşem olmuş :))Kusursuz resimlere inat gibi çok etkilendim .Ellerinize sağlık.Benim gibi Ispanak severler yaşadı,sıradan bir tarif değil VE diyebilirim ki Aralıkta de AŞK BAŞKADIR ıspanaklı:))misss….
Azade
Elinize sağlık,harika görünüyor.O nasıl güzel bir yeşil renktir.Buharın ve fırının ısısına rağmen rengini çok iyi korumuş.Üzerindeki ekmek kırıntısı ve parmesan buna yardımcı olmuş.
Ispanak ile yapılan herşeyi gözüm kapalı yerim ben.
Bu arada domates de süpermiş.Gözlerimi hafif kısarak kendimce şaşı bak şaşır oynuyorum.Önce bir kolu eksik büyük bir denizyıldızı,biraz daha kıstım gözlerimi şaşkın bakan yeşil bir gözbebeği gibi:)
gül ipek
Tabak dışına dökülen kırıntıları demek istedim .yemek resimlerinde pek yaşanamışlık ,ısırımlık ,lokmalık görüntüler kulanılmaz! ya hep kusursuz görüntülenir ya :)yazdığım yorumu okuyunca tam anlatamadım diye düşündüm ve eklemek istedim .yoksa tarifleriniz ve bloğunuz kadar fotoğraflarınızda çok başarılı .
Ayşe
Diğer yayınladığınız bütün tarifler gibi Ispanak Graten de harika gözüküyor.İler de sizin kadar usta bir şef olabilirmiyim bilmiyorum ama bütün tariflerinizdeki püf noktaları defterime tek tek kaydediyorum.Bu kadar ayrıntılı ve anlaşılır bir dille tarifleri paylaştığınız için de çok teşekkürler..Ve birde özellikle pasta tarifleriniz de bardak,tabak ,kaşık vs..ölçüleri yerine gramla cup la ölçü verdiğiniz için de çok teşekürler…
Ipek (@Ipekbocegii)
Artık terkettiniz sanmıştım blogunuzu güncellendiğini görünce pek sevindim^^
Mutlaka denicem ıspanak çok severim hatta evde var:)
ellerinize sağlık
Neslihan
Elinize sağlık,tabakta çok şık.söylemeden gecemeyecegım.
Ulya
Çok basit ama güzel sonuç veren bir tarife benziyor, tuzlu crumble gibi sanki. Misafirler için ideal bence!
Bu arada bahsettiğiniz kokulu üzüm acaba kabuğu kalın olanlardan mı? Onlar gerçekten çok güzel oluyor. Bize geçen ay 10 kilodan fazla gelmişti. Bitiremeyince kaynatıp suyunu içmiştik. Gerçekten nefis kokuyordu.
Didem
Cenk Bey merhaba,
Tarifinize bayıldım! Hemen denemek lazım..Süt yerine krema kullansak sanki daha tatlımsı olur tadı di mi?
Sebze suyu fikri,hiçbirşeyin atılmayıp değerlendirildiği bizim ev için ideal:))
Biz bu ıspanak harcıyla değişik bir yemek yapıyoruz,o da çok güzel oluyor.Ispanak harcını pişirip,ılıkken üzerine koyu kıvamlı bir sarımsaklı yoğurt gezdiriyoruz.Onun üzerine önceden hazırlayıp kızarttığımız minik köfteleri ekliyoruz.En üste de yağda kızdırılmış pul biber…Güzel oluyor,özellikle çocuklar çok seviyor,tavsiye ederim:))
Şimdiden elinize sağlık, üzümlerle ilgili tarifleri de bekliyorum :))
leman
Merhaba, sitenizi çok seviyorum.çok renkli ve özel buluyorum bildiğimiz bir yemeğe bile çok farklı gözle bakmamızı sağlıyorsunuz ….şu harika domates ise bana çocukluğumu hatırlattı mmm çok lezetlidir…elinize sağlık
Samire
Tarifler resimler harika elinize emeginize saglik.
Pazar gezmek guzel ama pazarcilarla ugrasmak sinir bozucu olsa gerek. Bana oyle geliyor. Bazen hic pazarci olmasa biz kendimiz alsak. tabi ki diger musterilerle itisip kakismadan.
Burak G.
Gerçekten çok güzel görünüyor, en yakın zamanda deneyeceğim.Ellerinize sağlık.
nilgün
gerçekten harika görünüyo! ıspanak yıkamaya üşenirseniz, bence pazıyla da çok güzel olabilir. biz eşimle ıspanağı-özellikle kavurup yumurta kırıp sarmısaklı yoğurtla yemeyi çok seviyoruz (bunun yanına taze soğan da inanılmaz yakışıyor bu arada). ancak çalıştığımız için, ıspanakları yıkamak gerçekten çok vakit alıyo, çok üşeniyorum. bu yüzden artık çoğunlukla ıspanak yerine pazı alıyorum, neredeyse aynı lezzet diyebilirim. yıkaması da marul yıkamak kadar kolay.
elinize sağlık, bu tarifi en kısa zamanda deneyeceğim…
hümeyra
yaa hepte böle ezilmez ki insan 🙂 hep süpper şeyleri siz mi yapmak zorundasınız :)her yazınızı okuyup hayran hayran bakıp nasıl olsa o kadar güzel yapamam ki deyip denemeye cesaret edemeden bir sonraki yazıyı bekliyorum ama bu sefer kararlıyım deneyip bende blogumda(yüksek müsadenizle tabi 🙂 ) yayınlıycam 🙂 ellerinize sağlık …
handan
Çok kolay ama çok lezzetli görünen bir tarif, elinize sağlık. Hemen yapılacaklar listesine eklendi bile.. Paylaşımınız için sonsuz teşekkürler..
Gülcihan
Çok güzel gözüküyor, ellerinize sağlık.
gül ipek
Meltem hanım çok tatlısınız ama yaaa…ıspanaklar tümmü haşlanacak sorunuz o kadar hoş ki :))işte bu soru bile bu bloğu özel yapan bir unsur SAMİMİ ve gerçek ve Cenk beyin o konuda sizi bilgilendireceğinizi bilmeniz buda GÜVEN VE SEVGİ İŞTE.Aslında sorunuz o kadar da yerinde ki TUHAF ta değil.pişirilmek istenen sebzeler yada çiğ tüketilmesi gereken sebzeler daha tarladan koparılıp evlerimize gelene kadar zaten vitamin değerlerinde kayıp yaşıyorlar ve elbette doğrandığı anda bu kayıp hızlanmış oluyor .Devamı :söz elbette..Cenk beyin
Gamze
Kitap. Kitap. Kitap. Lütfen. 🙂
Her tarif sabırlığımı artırıyor.
Yerini bile hazırladım. Gözümde canlandırdım. Düşündüğüm bir kapak, ağırlıklı bir renk var, yaklaşık bir boyut var. Bakalım yaklaşabilecek miyim?
Allah size kolaylık versin. Ki bir an önce elimizde olsun.
Gamze
sabır (SIZ) lık daha iyi olur di mi? 🙂
munevver
ellerine sağlık güzel tarifne güzel manzarası hoş yemeklerin var bakmaya doyamıyorum sağ ol
Banu B. Bingör
Bizim evde bir ıspanak delisi vardı; iki oldular. Denenecek demektir.
Bu arada, Cenk…
Babanı seviyorum!
Erkekler için “kuma” müessesesi yok değil mi? :))
Leyla'nın Kahve Dükkanı
Emine Hanım’ın ıspanaklarının kalitesi renginden belli.
Ben semt pazarlarının hala tap taze sebzelerle dolu olduğu küçük bir ilçede yaşıyorum. O doğal domatesi satan amcalardan burda epey var 🙂 tabi bir aydır böyle domateslere rastlamak mümkün değil artık.
Yumurta-ıspanak ve parmesan peyniri gayet başarılı bir üçlü olmuş. Tarif, özenli bir kahvaltı sofrası için not edildi bile.
Ellerine sağlık Cenk.
Kahve Dükkanı
Facebook’ta Cafe Fernando’ya nasıl öğle yemeği fotoğrafı ekleyebileceğini bir türlü çözememiş bir hayranın konuşuyor 🙂
Seda
Merhaba Cenk,
Şu sıralar diyet yapıyorum ve bu tarif kesinlikle yapabileceğim bir tarif oldu!!
Paylaşımınız için çok teşekkürler 🙂
medina
Cenk merhabaaa…çok güzel görünüyor…Ankara da bulabileceğim en güzel ıspanaklar Beypazarı’ndan gelenler…denemek lazımmm…kokulu üzümlerden bu sene sirke yaptık nefis oldu..birde tabiki üzüm suyu, buzlukta bütün bir yıl kalıyo süper bir tadı var…teşekkürler tarif için…..:)))
cilek
Cenk,
Belki bir gün karşılaşırız pazarda.
Bende pazarda Saadet hn. ve onun yengesinden alışveriş yapıyorum.
Saadet hn. arkasında pazarın çaycısı var hatta.
Onun otları,sebzeleri hep kendi bahçesinden.
Bu ara hiç gidemedim ,özlemişim .
Kitap nasıl gidiyor?
Kolay gelsin.
Cok sevgiler.
Cenk
Herkese çok teşekkürler. Demek ki daha sık sebzeli tarifler eklemeliyim…
umitko – Bu tabağı eBay‘den aldım. Genelde de oradan topluyorum.
funda – Bu sene bir yılbaşı pastası düşünmüyorum. Planlarda değişiklik olursa elbette paylaşırım.
meltem – Sularını bıraktıktan sonra blenderdan geçireceğiniz için bütün olarak da pişirebilirsiniz. Eğer tencereniz hepsini bütün olarak almaya yetecek kadar büyük değilse söndükçe üzerine ekleyerek ilerleyebilir, ya da ıspanakları doğradığınız zaman besin değerinden kaybetmeye başlayacağı için doğramak yerine elinizle kopararak tencereye aktarabilirsiniz.
gül ipek – Ben anladım sizi, merak etmeyin 🙂
Ulya – Tuzlu crumble çok yerinde bir benzetme olmuş! Evet, bahsettiğim üzümler kalın kabuklu olanlardan.
Didem – Tatlımsı olacağını sanmıyorum; sonuçta kremanın içinde şeker yok. Ama daha kalorili olacağı kesin. Sizin tarifiniz de çok güzelmiş. Fırsat olursa deneyeceğim.
Samire – Bana da tam tersi süpermarketler çok sinir bozucu geliyor. Mikrop yuvası alışveriş sepetleri, floresan lambalar… ruhsuz bir ortam. Bugüne kadar aksi tek bir pazarcıya rastlamadım. Ama rastlasanız bile iki adım ötede aynı şeyleri satan güler yüzlü başka biri muhakkak oluyor.
Gamze – Kitap hala pişiyor. O konudaki gelişmeleri anlatacağım bir yazı yolda.
Banu B. Bingör – Yok tabii de, olduğunu var sayalım… her şey alışverişle bitmiyor biliyorsun. Gelen her şeyi sen pişireceksin. Ertesi güne kalmayacak kadar ufak porsiyonlarda hem de. Bir tane patlıcandan karnıyarık, ertesi gün bir tane kabaktan dolma, sonra salataya koyacağın kiraz domateslerin kabukları tek tek soyulacak… Emin misin Banu?
Leyla’nın Kahve Dükkanı – Ben bir albüm açtım zannediyorum ki herkes kolaylıkla ekleyebilir. Facebook kullanmak için artık okula gitmek gerekecek. En kısa zamanda araştıracağım bu konuyu.
medina – Kokulu üzümden sirke harika bir fikirmiş. Sirke yapmasını benim de acilen öğrenmem gerekiyor. Artık önümüzdeki yaza…
çilek – Emine Hanım da pazarın çaycısına çok yakın. Saadet Hanım’ın yengesi olmasın? Bir dahaki gidişimde soracağım. Kitap biraz yavaş ama emin adımlarla ilerliyor. Pazarda karşılaşmak umuduyla…
cennetailesi.com
yine lezzetli bir yemekle cafe fernando’da karşılaştık.sitenizi hangi kelimelerle methedeceğimi bilemediğimden eline sağlık demekle yetiniyorum.
BEDİA
Ben de son 2 hahtadır köy pazarından aldığım ıspanaklarla ıspanaklı kiş yapıyorum.Kişin üzerindeki ıspanakları krema ve yumurta karışımı bir sosla kaplayıp fırınlıyorsunuz altı kıtır üstü ıspanaklı suflemsi bir şey oluyor. Ama herşey bir kenara kime ikram ettiysem bayıldı. Üstelik işin sırrı ne bilmiyorum ama ıspanağın o diş kamaştırıp ağız buran yapısıda ortadan kalkıyor. Siz bunun hikmetini neye bağlarsınız. Sanırım sizin tarifinizde de bu sorun yok. http://papatyademeti.blogspot.com/2011/11/ispanakl-kis.html
ezgi
yeni bi post, içinde de ıspanak görmek ne güzel. öpüyorum.
Gamze
Kitapla ilgili bir yazı gelecek demiştiniz. İkinci kez görünce hatırladım. Hatta utandım. 🙁 Afedersiniz.
cennetailesi.com
değerli cenk.dün bir kız oturmasında şunu gördüm: etimeki ik sıra dizmişler.kaşık kaşık suyla çok dengeli ıslatmışlar.üzerine mayonez+süzme yoğurt+sarmısaktan oluşan harika bir sos dökmüşler.en üste rendelenmiş havuç+mısır+yeşillik sıra sıra döşemişler.valla ben adına sebzeli tirit dedim.arkadaşlar etimek kebabı filan dedi.ben sana en kısa zamanda resmini ve tarifini göndereyim.mutlaka görmeni istiyorum.selamlar..
Neslihan
Cafe Fernando diye bi siteden haberim vardı, arkadaşlarımın bloglarında da görüyordum ama hiç girip bakmamıştım. Leyla, Kahve Dükkanında sizi öyle methetmişki tıklamadan geçemedim doğrusu.
Ne yalan söyleyeyim; bu kadar yetenekli, çekici ve güzel yemek yapan birisiyle karşılaşacağımı düşünmemiştim. Çünkü yemek blog yazarları çoğunlukla kadınlar. Hatta siz benim tanıdığım yemek bloğu olan ilk erkeksiniz 🙂
Sizi tanımış olmak beni çok mutlu etti. Çünkü değişik anlatımlı yemek tariflerini özlemeye başlamıştım.
Ankara’dan sevgilerimle..
Neslihan
Sevil
Evde ıspanagım yoktu pazım vardı. Ben de neden olmasin dedim ve pazı ile yaptım; icine de biraz yeşil soğan ekledim. Değişik, lezzetli bir tat çıktı ortaya…:)
gül ipek
Neslihan hanım hoş geldiniz aramıza o zaman:)o şoku atlattıktan sonra, blogtaki yazılar,resimler,anlatım ,paylaşım,vede tarifler eşliğinde sizi sürükleyen enfes bir film izlermişcesine etkisinde kalıyorsunuz, takii telefon çalana dek:)o etki sizi sardımı, bir bakıyorsunuz bloğ 4.yaşını bile kutlamış işte o an kendinize kızıyorsunuz! neden keşfi geç oldu diye,sonra aldığı ödülleri görüyorsunuz HAK ETMİŞŞ ama be diyorsunuz.Serüven devam ediyor kah Parisdesiniz yada Kastomonu pazarını gezmektesiniz ,bu sefer de kapı çalıyor!!Birden yüzünüzde bir tebessüm oluşuyor geç te olsa artık ben de buradayım diyor ve gezerek serüvenden sevürene dolaşıyorsunuz ve Cenk bey ISPANAKLI GRATENLE sizi sebze sever olaraktan kalbinizden vuruyor işte…CAFE FERNANDO bloğunda ne serüven biter nede yeni tarifler ,iyi seyirler..
Banu B. Bingör
En iyisi kumadan vazgeçelim! Yasak aşk olarak kalsın bu! Daha sağlıklı! :))))
Banu B. Bingör
Anneni tanımak isterdim! Ecnebiler tanısa, sizin evi de hac noktası yaparlardı! :)))))))
Neslihan
Sevgili Gül İpek; geç buldum ama hoşbuldum 🙂
Ve ilk defa yorum yazdığım bi blog yazarının hayranından cevap alıyorum. Bu da Cafe Fernando’nun farklarından biri olsa gerek. Bütün günümü Cafe Fernando’yu okumaya ayırdım. Çok imrendim hayatına. Şimdilik onu tanımaya çalışıyorum ve en popüler tariflerine bakabildim. İlerleyen günlerde ben de “şeytana çikolata giydirmeye” kalkarsam hiç şaşırmayın.
Yemekleri (bazıları dışında) çok özenerek yapmasam da pasta ya da tatlı yaparken sanat eseri yapıyormuşum gibi uğraşırım. Martha Day’in “Dünyanın En Güzel Tatlıları” kitabını alıp, ilk portakallı ve limonlu tartımı yaptıktan sonra, daha öğrenmem gereken çok şey olduğunu anlamıştım. (Tart hamurunu hazırlamak yarım günümü almıştı) O yüzden tart hamurunu bisküvileri rondodan geçirerek yapanlar Cenk’e tapıyordur herhalde.
L’Orange favorim oldu sanırım. O cillop gibi sosa bakarken yuhhh!!! demekten ve turuncu tabaktaki dilime bakarken acaba photoshop olabilir mi diye düşünmekten kendimi alamadım.
Kitabı çıkar çıkmaz alacağım ve her kuruşunu daha şimdiden helal ediyorum 🙂
Ayse Deniz
Cenk Bey tarifinizi bugun yaptim bende parmesan yoktu eski kasar kullandim onun yerine.Yalniz tuz miktari bence cok fazla oldugu icin azalttim affiniza siginarak..Cok pratik ve hos bir tarif..Tesekkurler
meltem
Cenk Bey size sorduğum bir sorunun cevabını sizden alamadan başka bir izleyiciden cevap gelince önce kendinize asistan aldığınızı sanıp kıskanmadım desem yalan olur :)) Çok tatlı dediğiniz soruma vitamin kaybı v.s gibi mantık katmaya uğraşmayın Gül İpek hanım :)) Annem ve teyzemin ıspanakları doğrayarak yaptıkları böreğin yanı sıra, bütün olarak hafif haşlayıp borcam ‘da kıyma/peynirle harmanladıktan sonra fırına verdikleri bir tarifleri vardır. Aynı mantık olabileceğini düşünmüştüm. Bütün olmaları dağılmadan bir arada daha sıkı durma olanağı yaratıyor sanırım. Nezaketiniz ve sabrınız için teşekkürler Cenk Bey.
bihter
Kesinlikle uygulayacağım bi tarif.Tabağın mavisi ve ıspanağın yeşili çok ama çok hoş durmuş bi arada..
Benim yapacağım gratende tek fark bol acı eklemem olacak sanırım..Ispanağa pul biber eklemeyi çok seviyorum..Ellerinize sağlık Cenk Bey..
Yasemin
Tarif yayınlananı 24 saat olmuş bu ne hız…
Saat 24 hemen denemek isterdim ama eksik malzemeler var.ama pazar keyifli geçecek yeni bir tarifle…
Bu arada cenk bey,yeni yıl için önerilerinizi bekliyoruz.tabi yeni tariflerde keyifli olur
Demet
Merhaba,kizim sizin tarifleri kesfetmis,ispanak grateni denedik,superdi…arasina baska malzemeler koyarak biraz modifiye edebilirmiyiz diye dusunduk ama boyle de cok leziz,tesekkurler…Bu arada bir Leventli olarak pazardaki domatesciyi cikaramadim:))) muhtarliga yakin bir yerde vardi,o mudur?
Leyla'nın Kahve Dükkanı
Cenk, facebookta Cafe Fernando’ya hayranlarının öğle yemeği fotoğrafı ekleyebilmesi için biraz inceleme yaptım. “Sayfayı düzenle” sekmesini açıp “izinleri yönet” kısmına gelirsen “kullanıcılar fotoğraf yükleyebilir” kutucuğunun işaretli olup olmadığını görebilirsin. Sanırım o kutucuğun işaretli olması gerekiyor. Umarım bu şekildedir 🙂
dilek
Cenk bey yine çok güzel değişik bir sunum ,sizin sitenizi epey önce iyiki bulmuşum ufkumu açtınız.
ben de acemi olarak başladım yaptıklarımı blogum dan paylaşmaya …..ödülleri hakediyorsunuz….
yenilerini heyecanla bekliyorum.sevgiyle kalın.
Cenk
Bedia – Sanırım süt ürünleriyle birleşince o bahsettiğiniz diş kamaştıran özelliğini kaybediyor. Evet, bu gratende de yok.
cennetailesi – Tavsiye için çok teşekkür ederim ama sizi yormak istemem; malzemeler arasında etimek varsa deneyeceğimi sanmıyorum.
Demet – Tam olarak yerini ben de bilmiyorum. Babamla gezdiğimizde görmüştüm, sonraki ziyaretlerimde hangisiydi hatırlayamadım, domatesleri de göremedim. Sık sık yer değiştiriyorlar zaten.
Leyla’nın Kahve Dükkanı – Sizi de uğraştırdım. Bilgiler için teşekkürler. İnceledim, o kutucuk işaretli ama sanırım hala ekleyemiyorsunuz. İlgileneceğim.
Çiğdem Karal
Cenk,
Pazardan alınmış sefil ıspanaklarım vaaarr.
Süper tarif için teşekkür ederim. Benim kız da yerse değmeyin keyfime.
Memnun anne Çiğdem
Simge
Merhaba Cenk, aslında çook önceden tanışmıştım cafe fernando ile ama bugün neredeyse bütün yazılarını ince ince okudum.. bazen hayranlıkla, bazen vaay böylemi yapmak gerekiyormuş düşünceleriyle zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığım güzel bir gezinti oldu benim için. ellerine, fikirlerine sağlık. balkabaklı tarifini kısa sürede bekliyorum:)
tuna erdemir
ilk defa cafefernandonun bir tarifini denemiş bulunmaktayım. Daha önce neden denemedim? Çünkü paleo besleniyorum ve karbonhidrat cısss.
Bu tarif eer carb içerdiği için tam uydu bana.
Ispanak yerine evde bulunan pazıyı kullandım ve tek kelimeyle kusursuz bir akşam yemeğim oldu. Umarım ileride düşük karbonhidrat tarifleri de artar, özendiğim fotografları ben de evde yaratabilirim.
Teşekkür ederim:)
arzu
Bir Karadenizli olarak daha İsabel üzümünün adının İsabel olduğunu bilmediğim zamanların eylül aylarında üzüm kokusunun sardığı eski evlerin olduğu mahallelerde dolaşmanın aşka benzer hissini hatırlıyorum…Ne şanslıyım ki Üsküdar Çarşısında da mevsiminde her zaman bulabiliyorum İsabella’yı. Bu üzümü barındıran bir tarifi sabırla bekleyeceğim. Belki tart, belki dondurma, belki sirke…ya da bir dahaki sene ben de kolları sıvayayım:) Bir de sizin bu “cimri” sebze suyunu okuyunca düşündüm ki; artık apartman dairesi imkanlarında ürettiğim kompost için fazla gelen sebze kabukları da derin dondurucuda sebze suyu olmak için bekleyecek, ne sevindirici!
Bahar
Cenk bey. sizi dün katıldığım bir çay partisinde tanıdım.Akşamdan beri tariflerinizi takip ediyorum.
İnanılmazsınız,
Deniz
Renklere tav oldum desem? Tadını düşünmüyorum bile şuan. Sadece o kadife gibi yeşili elde etmek istiyorum.
Semra
Sevgili Cenk dun ilk defa tariflerinizi denemeye basladim:Portakalli kereviz, domates corbasi, hashasli cubuklar ve ilk defa yemek sitelerinden gorup tarifi tarifine uyguladigimda basarili oldugum bir site oldunuz. Yani benim icin oneminiz cok buyuk ve firsat oldukca yemekleriniz denemeye devam edecegim. Ama merak ettigim bir sey var olculer konusunda sizin corba kasiginiz table spoon ama cay kasiginiz tea spoon ise yasadigim yerde ki tea spoonlari bizim tatli kasigina denk geliyor kastettiginiz bizim ince belli cay bardaklarinin kasigi mi yoksa o tatli/neskafe kasiklari mi?
Cenk
Semra – Tariflerde “tatlı kaşığı” ve “çay kaşığı” olarak geçen ölçülerin hepsi teaspoon. Birebir çevirince çay kaşığı deniyor ama ebat olarak bence de tatlı kaşığına daha yakın.
esra
merhabalar Cenk bey,
yine muhteşem bir görüntü tadı da eminim öyledir.
tariflerinizin yanına bir de bu fotoğraf yeteneğiniz eklenince,içinde ıspanak da olsa canı çekiyor insanın..bundan önce ki öğle yemeği’nizden sonra defalarca öğle yemeklerimi çektim ama henüz yeterli cesareti bulamadım göndermek için 🙂
selamlar
Elif Alton
Merhaba Cenk,
Kokulu uzum ile Rize’de pepeçura/pepeçi yapilir. Evde piserken kokusu sogudugunda da tadi cok istah acicidir. Emine Hanim sana tarif versin bir dene. Ayrica henuz yememissen karayemis iste kesin Emine Hanim’da vardir. Eksimtrak tadi ile cok lezzetli bir meyvedir. Kokulu uzumu bende cok severim, o yuzden burada aradim buldum, ciftcilere Concord Grape diye sordugunda bilip getiriyorlar. Kal saglicakla…
Cenk
Elif Alton – Pepeçurayı denedim ama çok sevemedim. Başka birkaç tarif geliştirdim, bakalım beğenecek misin onları… Karayemişi de Emine Hanıma soracağım.
zuzuşka
Teessüf ederim Cenk!İsabel kim?40 yıllık “trabzon üzümü” isabel mi oldu şimdi:) Şaka bir yana bir yerlerde adının geçmesi bile çok güzel. Çünkü o nefasetin tadını gerçekten çok az kişi biliyor. Geçen yılda bir yazında bahsetmiştin nasıl mutlu olmuştum. Çocukluğumun sonbahar kokusu o üzüm..Bizde sadece sirkesi yapılır başka bir haliyle o kokuyu duymak çok güzel olur..
Cenk
zuzuşka – O ismi ben koymadım elbette ama hoşuma da gitmiyor değil 🙂 Yurt dışında Concord Grape olarak biliniyor, Türkiye’de ise Trabzon üzümü, İzabel üzümü, kokulu Karadeniz üzümü gibi birçok söylenişini duydum. Hangisi en doğru en ufak bir fikrim yok. Ben de çok seviyorum. Kitapta yayınlamak üzere birkaç tarif geliştirdim, umarım beğenirsiniz.
Osman Pince
Aynı pazarda camiye yakın Liseye onu bakan tezgahta genelde yesillik satan , kıvırcık marul, yazın domates biber ve de sıkı durun pembe domates satan; Istanbula cok yakın Gokturkte tarlası olan arkadasım Yuksel vardır.Herseyi cok taze ve olabıldıgınce ılacsızdır.Bir deneyin derim.Tabii yazın cogu malı sabah ona kadar adeta yagmalanır.Sevgiler elinize kaleminize saglık.
,
Dr Osman Pince
Betul
tarifte un goremiyorum un olmadan kivami bu sekilde tutuyor mu?
Cenk
Betül – Evet, fotoğraflardan da gördüğünüz üzere, tutuyor.
ceren
cenk tarifler gelmiyor bu da beni çok üzüyor 🙁
ceren
kitabın çıkışı belli oldu mu? su gibi satacak merakta olduğundan eminim….
Elif Alton
Tarifleri heyecanla bekliyoruz, kesinlikle kitap cikar cikmaz alip deneyecegiz! Kolay gelsin, sevgiler.
mehtap
Bu akşam tarifinizi denedim.Süperdi….Kış sebzeleri ile yeni tariflerinizi,kitabınızı dört gözle bekliyoruz.
mine
çok merak ederek beklediğim bir kitap seninki acaba çıktı da haberim mi olmadı bilemedim
ozge
Bu tarifi denedim.Oncelikle epey zahmetli oldugunu belirtmek isterim. Ustelik ben yikanip ayiklanmis ispanak aldigim halde! Lezzet olarak birseyler eksik hissiyati grateni tadan herkeste vardi malesef. Bir de ispanak kismi ciddi anlamda sulu oldu. Bilemiyorum muhtemelen ben beceremedim ama goruntu sizinkiyle ayni,lezzet ise beklentinin cok altindaydi. Daha once birkac tarifinizi denedim ama ilk kez hayal kirikligina ugradim. Neyse dedigim gibi en azindan goruntu superdi. Emeginiz icin tesekkurler.
Pelin
aslında ben kitabınızı sormak için yorum yapıcaktım ama son yorumlarda da herkes onu sormuş zaten.mahsuru yoksa ben de sorabilrmiyim tekrar. kitabınız ne zamana çıkıcak 🙂
Cenk
ceren, mine, Pelin – İlginiz için çok teşekkürler. Kitap henüz hazır değil. Çıkış tarihi de belli değil. Bu konuda ileride uzunca bir yazı yazacağım, detayları orada paylaşacağım.
özge – Mevsiminde taze ıspanak almak yerine yıkanıp ayıklanmış alırsanız lezzetten de feragat etmiş olursunuz. Bir yemek ancak kullandığınız malzemeler kadar lezzetli olabilir. Bir şeyler eksik hissiyatının sebebi belki de budur. Eğer ıspanak kısmı çok sulu kaldıysa suyunu çok iyi süzmemiş olabilirsiniz. Sizin ıspanaklardan da bir buçuk su bardağı kadar su çıktı mı? Elbette bırakacağı su ıspanağa göre değişiklik gösterebilir – süzgece bastırarak iyice sıktığınız sürece problem olmaması lazım.
Ayşe
Nefis görünüyor, ellerinize sağlık, en kısa zamanda denemeyi düşünüyorum. Sewgiler:).
şenay
Cenk Bey, tarifinizi denedim . Çok lezzetli bir yemek oldu ..Hem de rejimdeyken , böylesi masum bir lezzet benim için tam bir şölendi..
Yılbaşında rejimi bozucam ve kalabalık bir misafir grubu ağırlayacağım. Sizin yılbaşı fotoğraflarınızdaki gibi, lezzeti fotoğraflardan okunan bir hindi tarifine, çok ama çok ihtiyacım var. Çünkü, klasik iç pilavlı bir hindi değil istediğim.
Size okurlarınızdan birine verdiğiniz cevabı hatırlatsam
10 – Cenk 04 Ocak 2010
Serpil, Ayşe – Hindiyi ben yapmadım, yapan da detaylı not almadığı için ve senelerin verdiği el alışkanlığıyla hiçbir ölçü kullanmadığı için maalesef yazıya döküp burada paylaşmam mümkün değil şimdilik. Belki seneye, yılbaşından çok önce, eve koca bir hindi alıp pişirip fotoğraflarıyla anlatırım.
2011 de de tarifi yoktu acaba bu yılbaşı öncesi olabilir mi desem..Bize bu muhteşem hindinin tarifini sayfanızda görme mutluluğunu yaşatabilir misiniz?
Bu mümkün olmasa da ıspanak graten tarifiniz için tüm tarifleriniz için teşekkürler..
şenay
Cenk
şenay – Maalesef bu sene böyle bir yazı için vakit bulamayacağım. Halen gece gündüz kitap üzerinde çalışıyorum. Umarım seneye.
sümeyye
bu yaziyi tam olarak gunun hangi saatinde yayinlandiginizi hatirlamamakla beraber, o gun (yada ertesi) denemistim.. yagli ve etli yemekleri pek seven esim icin hafif bir aksam yemegi hazirlamistim. dun ise yine esimin misafirleri icin pisirdim (bu onun bu tarifi gercekten de begendigi anlamina geliyor(: sonuc: yine harika (hem lezzeti hem de goruntusu)!
her yayinladiginiz tarifi denemeye cesaret edemesem de, simdiye kadar denediklerimden hayal kirikligima ugradigim olmadi. bunun hikmeti de tariflerinizi yemek yapmasini bilmeyenlerin dahi rahatlikla anlayabilecegi kadar detayli anlatiyor olmaniz diye dusunuyorum.
son olarak kafama takilan bir soru var: hangi sebzelerin kabuklarini bahsettiginiz cimri sebze suyu yapiminda kullanabiliriz? zaten bir sebze, organik tarim urunu olmadiktan sonra ici bile yenmese belki daha iyi iken..
velhasil, tarif icin tesekkurler ve kitabinizin calismalarinda da kolayliklar diliyorum..
kendinizi ve tariflerinizi cok ozletmemeniz dilegi ile..
Cenk
sümeyye – Afiyet olsun. Beğenmenize çok sevindim. Gaz yapan sebzelerden uzak durduğunuz sürece (lahana, brokoli, karnabahar gibi) her şeyi kullanabilirsiniz.
nur ünal
Parmesan sevmeyenelere alternatif ne olabilir acaba?
Teşekkürler
Cenk
nur ünal – Eski kaşar olabilir.
meral
ben denedim,beğendim,teşekkürler. hatta paylaştım. sizinle de paylaşmak istedim…
http://inci-kupeli-kiz.blogspot.com/2011/12/gecen-hafta-sonundan-kalmalar.html
Cenk
meral – Beğenmenize sevindim. Afiyet olsun.
sare
Pazarlar, hele ki köy ürünlerinin satıldığı bölümler benim ayrılamadığım noktalar…
Tarif çok çok güzel acaba muskat rendesi katılır mı diye düşündüm, ellerinize sağlık.
Fotoğraflar bir harika demeden geçemedim.
Sevgiler.
Cenk
sare – Çok teşekkürler. Bu arada, tarifin orijinalinde muskat kullanılıyor.
Hilal A.
Tarifini denedim, çoook güzel oldu. Ispanağı zaten çok severdim, böyle daha bi güzel oldu. Resmini de çektim ama face yükleyemedim. Ellerine ve yüreğine sağlık 🙂
Selen
Sonunda birisinin bu üzümden bahsetmesi çok güzel. Tarımsal biyoçeşitlilik konusunda aslında sizin gibilerin yapabileceği çok şey var, türlerin adının geçmesi bile çok önemli bunların yaşatılması için. Teşekkürler.
gulcin
Cenk merhaba, yilbasi icin yapacagin veya onerecegin herhangi ozel bir “tat” yokmu?
Yeni yilin kutlu olsun.
Cenk
gulcin – Bu sene maalesef önerilerde bulunmak için vakit bulamadım…
funda
ama bizim yeni yılımızı kutlamadın 🙁
Cenk
funda – Evet, maalesef yazıyı yetiştiremedim…
seda
Merhaba,
tarifi dün denedim. Güzel oldu, yedik fekat renk olarak yukarıdaki yeşil aralarda kaldı:)) yani ağırlıklı renk sarımtrak bi renk oldu, yumurta ve süt karışımı sanırım. Ispanak ise onun arasında kaldı. Acaba ıspanağım az mıydı diyorum ama 700 gr vardı kesin. Bilemiyorum, 4 yumurta çok gibi geldi bana.
Cenk
seda – Yumurta ve süt karışımıyla ıspanak ayrı katmanlar oluşturduysa kalıba dökmeden önce yeterince karışmamış demektir. Blenderdan geçirdiniz mi?
seda
hayır ayrı katmanlar oluşturmadı, şöyle söyleyeyim ıspanaklı omlet gibi oldu ıspanaklar eşit dağıldı yani. omlet gibi denemez ama yukarıdaki gibi de değil, ikisinin ortası yani. zaten yerken de yumurta tadı geliyordu biraz.
Cenk
seda – Aynı malzemeleri kullanıp farklı sonuçlar aldıysak muhakkak yapılışından kaynaklanıyor. Eğer yemyeşil bir katman elde etmediyseniz, yani eşit dağılsın ya da dağılmasın görünür şekilde yumurta katman(lar)ı oluştuysa, büyük ihtimalle yeterince karışmamış demektir. Blender mı kullandınız yoksa el yordamıyla mı karıştırdınız?
funda
o zaman sürprizlerle dolu bir yıl dilerim.yeni yılın kutlu olsun.
seda
blender ile karıştırdım.
ıhlamurcum
Sevgili Cenk, gene döktürmüşsünüz ne diyeyim, en iyisi yapıp, tekrar yorum yazacağım.sevgilerle
gün
okuduğumda çok kolay bi tarif gibi gelmişti. et yemediğim için yılbaşında mezelerle birlikte güzel olacağını düşünerek hazırladım daha doğrusu hazırlamaya çalıştım ve tam bi başarısızlık oldu. aslında yumurta da yemediğim için tarifin o kısmında kendimce değişiklikler yaptım 🙁 keşke sorup değiştirseydim tarifi. ama görünütsünü tutturdum 🙂
tarifküpü
Sevgili Cenk,
ellerine sağlık. Ispanağa bayılırım. Hele bu hali rüyalarıma bile girebilir.
Ama malesef ıspanak sevmeyen dostlarım var.
Pazı ile nasıl olur sence?
Cenk
tarifküpü – Denemedim ama neden olmasın?
çiğdem
Teşekkür ederim deneyeceğim. Benim korkum pazının ekşi tadı nasıl uyum sağlayacak acaba:)
Peritozu Fotoğraf
Ne de güzel görünüyor… Herşeyin fotoğrafını çekmeye bayılıyorum da… Yaptığım yemeklerin fotoğraflarını yayınlamaya cesaret bile edemiyorum, böylesi manzaraları aklıma getirdiğim de 🙂
Annemde Balat Pazarının hastasıdır, hatta inebolu pazarı olarak da biliniyor… Tavsiye ederım
Cenk
Peritozu Fotoğraf – Benim de en sevdiğim pazar. Yıllar önce blogda bahsetmiştim. Şurada.
Aslı
İzabel üzümün benden başka müptelası yok zannederdim 🙂 O kadar yazının içinde gözüm ilk onu seçti, algıda izabelcilik bu olsa gerek! 😀
Yiğit
Şu an fırında pişmekte… Parmesanın kokusu bütün evi doldurdu.
belma
Sevgili Cenk gecenlerde bu tarifinizi kızımın evinde yedim.çok güzeldi.nereden ogrendin dedim agzında birseyler geveledi.Yemek pişirmekle pekde alakası olmayan kızımın evinde benim yaptıgımdan daha lezzetli ve ozel birsey yemek bir anne açısından yenilir yutulur bişey diiil.Dedektif gibi takip ettim ve tabii tahmin etmeliydim cafe fernando tarifiymiş.yukarıda kendisinin de yorumu var.size önerim tarifleri yazarken kızım gibi acemileri faka bastıracak bir yol çizmeniz.ben nasıl annem gibi içli kofte vs yapamayıp onun onunde boynu bukuk duruyorsam oda annecim senin yaptıgın gibi olmadı vs demeli degilmi.bu sıcak yaz gununde umarım sizi gulumsetebildim.sevgiler
Cenk
belma – Çok teşekkürler 🙂 Eminim sizin kadar güzel yapamadığı birçok şey vardır. Ben de hala annem kadar güzel karnıyarık yapamıyorum.
Humeyra
Sevgili Cenk bu muhtesem ispanak tarifini denedik ve ailecek cok begendik, tesekkur ederiz. Yukaridaki yorumlari okudum da ne bir sey fazlaydi ne de az, tarif tam olarak uygulanirsa goruntu de ayni oluyor tat da muhtesem.
Zeynep
Merhaba! Ben de dün yaptım çok beğendim. Diyette olanlar için çok hafif bir tarif. Sütü light olarak kullandım, ekmeği de kepekli olarak ufaladım. Ayrıca içine biraz muskat da rendeledim. Yakıştı. Bir sonrakini kimyon ve mantar ekleyerek yapmayı düşünüyorum. Tabi mantarları, karışımı blenderdan geçirdikten sonra iri taneli olarak eklemek lazım.
Aysegul
Sitenizi yeni kesfettim, super trifiler var bu tarifinizi denemeden once kafama takilan bir soruyu sormak istiyorum. O kadar yumurta ve sutle sanki kivami cok sulu olacakmis gibi geliyor, pistiginde katilasiyormu yani kek gibi dilimleniyormu ?
Cenk
Aysegul – İlk fotoğraftan da göreceğiniz üzere dilimlemekte bir problem yaşanmıyor.
Gizemnas
Cocuklugumda ablamin tarif defterinde bi unsuz kek gozume carpmisti. Unu bulamadigim icin tam benlik deyip yapmaya kalkistim. En son corba kivaminda kabaran kaynayan bir tepsi bir sey vardi firinda. Cope gitti. Evdekilere yillar sonra anlatildi. Meger ablam tarife unu yazmayi unutmus :))
Tarifinde un olmayinca acaba Cenk de unutmus mudur diye kaldigim ikilemlere ragmen yaptim. Sonuc muhtesemmm..
Tesekkurler bu guzel tarif icin